Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Sitenin sağında bir giydirme reklam
AHMETCAN KOÇAK
Köşe Yazarı
AHMETCAN KOÇAK
-
 

İYİ DERSLER ZİYA HOCAM!

     Bunca senedir eğitim alanında hep sıralamaların alt kısımlarında okuduk ismimizi. Hep beyin göçü veren, belki de buna zorunlu bırakan bir ülke olduk. Peki ya neden? İnsanlarımız mı sevmiyor okumayı, araştırmayı? Ya da eğitime ‘bakan’larımız bir anda eğitim camiasının içine girdiğinden midir bunların sebebi? Ve asıl soru; “Bütün bunları değiştirmek mümkün müdür?”      Öğrenci psikolojisinin en çok dikkate alınması gerektiği senelerde ikinci plana atıldığını düşünen Emre, ÖSYM ve MEB’in birbirinden bağımsız çalışma durumundan endişelenen Mümin Can, öğretmen olma yolunda yapılan mülakatların daha adil olması gerektiğini düşünen Hazal ve meslek dağılımının ülkede eşit olmadığını, bu yüzden halk tarafından hedefi absürt görülen Birsu… Bir öğrenci olarak hepsinin düşüncelerine hak verdiğim, bilimin ve eğitimin sıradaki emanetçilerinden üniversite sınavına hazırlanan dört genç ve bu süreçte yaşadıkları sorunlardan yalnızca birkaçı…      Cumhuriyet’in kuruluşundan günümüze kadar tam 74 eğitime farklı açıdan ‘bakan’. Birçoğu eğitim camiasına bakanlık olayı sayesinde girmiş ve belki de bu yüzden sorunlara çözüm bulma konusunda sıkıntılar yaşanmış. Yahut görevde kalma süreleri maksimum 4-5 sene olduğundan –bilinmelidir ki eğitimdeki kalıcı değişim uzun süre ister- sorunlara çözüm üretilememiş.      Ve işte o bakanların 75.si; Ziya Selçuk. Doçent ve profesör unvanlarını almaya hak kazanan, üniversite kurucusu, birçok özel eğitim kurumunun kuruluşunda yer alan, müfredat reformunda başarılar elde eden, Türkiye Zeka Vakfı Yönetim Kurulu ve TÜBİTAK Grup Yürütme Komitesi Üyesi, üç çocuk babası Ziya Selçuk. Kısacası hayatını eğitime adamış, öğrencinin halinden anlayan, bunca senedir yolunu gözlediğimiz kahraman!      Senelerdir sorunumuz olan müfredatın dengesizliği, özel okulların birçoğunun not konusunda devlet okullarına göre daha esnek davranması, konuyu ne için öğrendiğimizin belirsizliği, meslek okullarının amacından sapması, okuldaki zorbalıklara çoğu zaman yönetimin göz yumması, okullar arasındaki imkan farkları, her birimizin kafasındaki “Acaba istediğim bölüme yerleşebilecek miyim, sonrasında ülkemde iş bulabilecek miyim?” sorusu, asgari maaşla çalışan bir babanın çocuğumu güzel imkanlarla okutabilecek miyim korkusu ve daha birçok sorun…      Ve şimdi asıl sorumuza tekrar gelelim; “Bütün bunları değiştirmek mümkün müdür?”      Eğitimdeki sorunları eğitim alanında kazandığı tecrübelerle kapatacak ve eğitime doğru bakış açısıyla ‘bakan’ biri ise doğru değişim neden olmasın?!      Söylediğiniz gibi; “Türkiye’de öğrencilerin derse giriş hızıyla, dersten çıkış hızı arasındaki fark çok büyük.” Bir eğitimci olarak sizin bunu değiştirmeye çabalayacağınıza ve başaracağınıza yolunuzu gözleyen öğrencileriniz olarak eminiz! İyi dersler Ziya Hocam!  
Ekleme Tarihi: 05 Ekim 2018 - Cuma

İYİ DERSLER ZİYA HOCAM!

     Bunca senedir eğitim alanında hep sıralamaların alt kısımlarında okuduk ismimizi. Hep beyin göçü veren, belki de buna zorunlu bırakan bir ülke olduk. Peki ya neden? İnsanlarımız mı sevmiyor okumayı, araştırmayı? Ya da eğitime ‘bakan’larımız bir anda eğitim camiasının içine girdiğinden midir bunların sebebi? Ve asıl soru; “Bütün bunları değiştirmek mümkün müdür?”
     Öğrenci psikolojisinin en çok dikkate alınması gerektiği senelerde ikinci plana atıldığını düşünen Emre, ÖSYM ve MEB’in birbirinden bağımsız çalışma durumundan endişelenen Mümin Can, öğretmen olma yolunda yapılan mülakatların daha adil olması gerektiğini düşünen Hazal ve meslek dağılımının ülkede eşit olmadığını, bu yüzden halk tarafından hedefi absürt görülen Birsu… Bir öğrenci olarak hepsinin düşüncelerine hak verdiğim, bilimin ve eğitimin sıradaki emanetçilerinden üniversite sınavına hazırlanan dört genç ve bu süreçte yaşadıkları sorunlardan yalnızca birkaçı…
     Cumhuriyet’in kuruluşundan günümüze kadar tam 74 eğitime farklı açıdan ‘bakan’. Birçoğu eğitim camiasına bakanlık olayı sayesinde girmiş ve belki de bu yüzden sorunlara çözüm bulma konusunda sıkıntılar yaşanmış. Yahut görevde kalma süreleri maksimum 4-5 sene olduğundan –bilinmelidir ki eğitimdeki kalıcı değişim uzun süre ister- sorunlara çözüm üretilememiş.
     Ve işte o bakanların 75.si; Ziya Selçuk. Doçent ve profesör unvanlarını almaya hak kazanan, üniversite kurucusu, birçok özel eğitim kurumunun kuruluşunda yer alan, müfredat reformunda başarılar elde eden, Türkiye Zeka Vakfı Yönetim Kurulu ve TÜBİTAK Grup Yürütme Komitesi Üyesi, üç çocuk babası Ziya Selçuk. Kısacası hayatını eğitime adamış, öğrencinin halinden anlayan, bunca senedir yolunu gözlediğimiz kahraman!
     Senelerdir sorunumuz olan müfredatın dengesizliği, özel okulların birçoğunun not konusunda devlet okullarına göre daha esnek davranması, konuyu ne için öğrendiğimizin belirsizliği, meslek okullarının amacından sapması, okuldaki zorbalıklara çoğu zaman yönetimin göz yumması, okullar arasındaki imkan farkları, her birimizin kafasındaki “Acaba istediğim bölüme yerleşebilecek miyim, sonrasında ülkemde iş bulabilecek miyim?” sorusu, asgari maaşla çalışan bir babanın çocuğumu güzel imkanlarla okutabilecek miyim korkusu ve daha birçok sorun…
     Ve şimdi asıl sorumuza tekrar gelelim; “Bütün bunları değiştirmek mümkün müdür?”
     Eğitimdeki sorunları eğitim alanında kazandığı tecrübelerle kapatacak ve eğitime doğru bakış açısıyla ‘bakan’ biri ise doğru değişim neden olmasın?!
     Söylediğiniz gibi; “Türkiye’de öğrencilerin derse giriş hızıyla, dersten çıkış hızı arasındaki fark çok büyük.” Bir eğitimci olarak sizin bunu değiştirmeye çabalayacağınıza ve başaracağınıza yolunuzu gözleyen öğrencileriniz olarak eminiz! İyi dersler Ziya Hocam!

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve afisgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

betine giriş betine giriş