ORDU'DA SIK GÖRÜLEN DERİ HASTALIKLARI NELER?
01.10.2019 - 09:27, Güncelleme:
26.04.2022 - 15:45 2214+ kez okundu.
ORDU'DA SIK GÖRÜLEN DERİ HASTALIKLARI NELER?
Ordu Üniversitesi (ODÜ) Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Sevda Önder; ''Bölgemizde deri hastalıkları mevsimsel olarak farklılıklar gösteriyor'' dedi.
Ordu'da sık görülen deri hastalıklarına değinen Önder, şu ifadelere yer verdi; ''Derimiz en büyük organımızdır. Vücudumuzu dış dünyanın etkilerine karşı koruyan önemli bir bariyer olarak görev yapar, aynı zamanda sosyal ve duygusal yaşamımızda da önemli etkileri bulunur. Deri hastalıkları kişinin yaşına, metabolik ve genetik özelliklerine, yaşadığı bölgenin özelliklerine, mesleğine ve bazen alışkanlıklarına bağlı olarak çeşitlilikler gösterebilir. Deri hastalıklarının belirtileri genellikle kaşıntı, kızarıklık, pullanma, kabarıklıklar şeklinde kendini gösterebilir. Bu şikayetler bazen akut gelişip basit tedavi yaklaşımı ile kısa sürede düzelirken bazense kronik hastalıkların işaretleri olup kişinin yaşam kalitesini etkileyebilir. Deri hastalıkları nadiren deri kanserleri şeklinde görülebilir, daha nadiren de hayatı tehdit eden bir hastalığın eşlik eden bir deri lezyonu olarak karşımıza gelebilir. Bu noktada bireylerin bilinçli olması, zamanında hekime başvurması ve vücudunda gelişen değişiklikleri takip etmesi belki de sürecin en önemli faktörüdür. Ordu'da dermatoloji poliklinikleri deri hastalığı bulunan hastaların sıkça başvurduğu polikliniklerdir. Bölgemizde deri hastalıkları mevsimsel olarak farklılıklar gösterebilmektedir. Şöyle ki, özellikle bahçe işlerinin yoğun yapıldığı bahar yaz mevsimlerinde ot, ağaç ve böceklerle temasın artması sonucunda egzamalar, kaşıntılı hastalıklar, böcek ısırmaları, akut ürtiker sıklıkla görülmektedir. Bu nedenle kişilerin bahçe işlerine uygun kıyafetler giyinerek çevresel allerjenlere temasını azaltması önemlidir. Yine yaz mevsiminde güneş yanıkları ve bahar aylarında güneşin etkisiyle oluşan polimorf ışık erüpsiyonu sık görülen hastalıklardır. Uzun süre güneşe maruz kalacak kişilerin veya güneşe hassasiyeti olan kişilerin güneş koruyucu krem kullanması önemlidir. Güneş ışınları antikanserojen etkilere sahiptir ve sağlığımız için çok önemlidir ancak uzun süre ve korunmasız şekilde güneş ışınlarına maruz kalmak bazı deri hastalıklarına sebep olabilir veya bazı hastalıkları alevlendirebilir. Belki de bu anlamda azı karar çoğu zarar atasözü akılda tutulmalıdır'' dedi.
''Gençler akne şikayetiyle geliyor''
Önder; ''Akne (sivilce) gençlerin en sık dermatoloji polikliniğine başvurma sebepleri arasındadır. Birçok farklı akne çeşidi olmakla beraber en sık görülen tipi akne vulgarisdir. Akne özellikle puberte döneminde görülse de otuzlu kırklı yaşlarda da görülebilir. Özellikle yüz bölgesini tutmakla beraber bazen omuzlar, sırt ve göğüste de görülebilir. Bazen siyah nokta olarak bilinen hafif komedonal lezyonlarla seyrederken bazen kızarık şişlikler, ağrılı sertlikler şeklinde görülebilir ve skar (kalıcı iz) bırakabilir. Aknenin bireylerin yaşam kalitesini etkilediğine dair pek çok bilimsel yayın vardır. Bu nedenle bizi dış çevreye açan kapımız olan yüzün tedavi edilmesi önemli bir hal almaktadır. Akne derinin orta katmanında bulunan foliküllerin öncelikle tıkanması ve bakterilerle inflame olması sonucunda gelişir. Akne gelişiminde kişilerin genetik, metabolik, hormonal özellikleri önemli rol oynar. Ayrıca kalitesiz kozmetik ürünler ve yanlış beslenme alışkanlıkları akneyi alevlendirebilir. Tedavisinde sıklıkla krem, jel, losyon şeklinde topikal ajanlar kullanılır, bu tedavilere yanıt vermeyen hastalarda veya şiddetli aknesi olan hastalarda antibiyotikler, retinoidler, hormon tedavileri kullanılabilir'' dedi.
''Sedef hastalığı her yaşta görülebilir''
Önder; ''Psoriasis (sedef hastalığı) kronik bir deri hastalığıdır. Hastalık alevlenme ve iyileşme periyotları şeklinde görülür. Her yaşta görülmekle beraber özellikle orta yaş grubunda görülür. Özellikle diz, dirsek ve saçlı deri tutulumu görülmekle beraber tüm vücutta yaygın tutulum görülebilir. Bazen tırnak tutulumu olabilir. Deri lezyonları deriden kabarık, kızarık zeminde üzerinde sedefi görünümde kepeklenmenin olduğu yaralar şeklindedir. Tam olarak sebebi bilinmemekte olup genetik, çevresel ve psikolojik özelliklerin hastalık gelişiminde rol oynayabileceği düşünülmektedir. Bu nedenle psoriasis tedavisi multidisipliner bir tedavi gerektirir. İlk olarak deriyi hedefleyen topikal ajanlar ile fototerapi tedavileri kullanılırken ilerlemiş hastalıklarda hastalar bireysel özelliklerine göre değerlendirilerek geleneksel ve biyolojik tedavi ajanları tedavide kullanılabilir'' dedi.
Kurdeşen hastalığı da sık görülüyor
Önder; ''Ürtiker yani kurdeşen hastalığı bir başka dermatoloji polikliniğine yapılan sık başvuru sebeplerindendir. Ürtiker lezyonları 4 K bulgusu dediğimiz kaşınan, kızaran, kabaran, kaybolan deri lezyonları şeklinde görülür. Bazen dil dudak ve gözkapaklarında şişlikler hastalığa eşlik edebilir. Kızarıklıklar vücutta her alanda görülebilir ve yaygın olabilir.Hastalık her yaş grubunda görülebilir. 6 haftadan daha kısa sürüyorsa akut ürtiker 6 haftadan uzun klinik semptomlar mevcutsa kronik ürtiker olarak adlandırılır. Enfeksiyonlar, ilaçlar, gıdalar, iç hastalıkları ürtikere sebep olabilir. Akut ürtikerin en sık sebebi çocuklarda üst solunum yolu enfeksiyonları ve gıdalar iken erişkinlerde ilaçlardır. Akut ürtikerin sebebi kolaylıkla saptanırken kronik ürtikerin sebebi çoğunlukla bulunamaz. Tedavisi hastanın kliniğine göre değişir , sıklıkla antihistaminikler kullanılır'' dedi.
''En sık görülen rahatsızlılardan biri de mantar''
Önder; ''Yüzeysel mantar hastalıkları polikliniklerimize yapılan sık başvurulardandır. Mantar hastalıkları deri, saçlı deri, tırnaklar ve ağız, genital mukozalarda görülebilir. Hastalığın farklı çeşitleri bulunur. Mantar etkenleri hayvanlarda, toprakta veya insanda bulunabilir. İnsandan insana bulaş görülebilir. Polikliniklerimize en sık başvuru nedeni ayak mantarı dediğimiz tinea pedis ve tırnak mantarı denilen onikomikozlardır. Bunun dışında ellerde, koltuk altı, gövde ve kasıklarda mantar hastalıklarını sıkça görüyoruz. Mantar hastalıklarının birçok farklı sebebi bulunur. Yapısal, metabolik özellikler ile vücut ısısının artması, derinin masere (derinin yumuşayıp deri bütünlüğünün bozulması) olmasına sebep olacak el ve ayakların yıkandıktan sonra kurulanmaması, uzun süre dar ayakkabıların giyilmesi, terli kıyafetlerin değiştirilmemesi sebepler arasında sayılabilir'' dedi.
''Egzamadan dolayı başvuranların sayısı oldukça fazla''
Önder; ''Egzemalar her yaş grubunda sık görülen deri hastalıklarındandır. Yaş gruplarına göre farklılıklar gösterse de temel şikayet kaşıntıdır. Egzemalar atopik dermatit , seboreik dermatit gibi endojen ( genetik,yapısal özelliklere bağlı görülen, tekrarlayan egzemalar) egzemalar şeklinde görülebileceği gibi irritan, alerjik egzemalar şeklinde çeşitli alerjenlerle derinin temas etmesi sonucunda görülebilir. Bu durumda sebep olan alerjenlerden uzak durulması hastalığın semptomlarını hafifletecektir. Egzemalar çoğunlukla kaşıntı bazen kuruluk, kepeklenme, sulantılar ve yaralar ile seyredebilir. Yüz, saçlı deri en sık etkilenen alanlar olmakla beraber tüm vücut alanları etkilenebilir. Bu noktada egzemalı hastalar için deri bütünlüğünün korunması önemlidir. Bu nedenle düzenli nemlendiricilerin kullanılması önerilir. Bazen tedaviye steroidli kremler eklenebilir. Şiddetli egzeması olan hastalar bireysel özelliklerine göre değerlendirilerek farklı tedavi ajanları ile tedavi edilir'' dedi.
Haber: Emrah Gemicioğlu
Ordu Üniversitesi (ODÜ) Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Sevda Önder; ''Bölgemizde deri hastalıkları mevsimsel olarak farklılıklar gösteriyor'' dedi.
Ordu'da sık görülen deri hastalıklarına değinen Önder, şu ifadelere yer verdi; ''Derimiz en büyük organımızdır. Vücudumuzu dış dünyanın etkilerine karşı koruyan önemli bir bariyer olarak görev yapar, aynı zamanda sosyal ve duygusal yaşamımızda da önemli etkileri bulunur. Deri hastalıkları kişinin yaşına, metabolik ve genetik özelliklerine, yaşadığı bölgenin özelliklerine, mesleğine ve bazen alışkanlıklarına bağlı olarak çeşitlilikler gösterebilir. Deri hastalıklarının belirtileri genellikle kaşıntı, kızarıklık, pullanma, kabarıklıklar şeklinde kendini gösterebilir. Bu şikayetler bazen akut gelişip basit tedavi yaklaşımı ile kısa sürede düzelirken bazense kronik hastalıkların işaretleri olup kişinin yaşam kalitesini etkileyebilir. Deri hastalıkları nadiren deri kanserleri şeklinde görülebilir, daha nadiren de hayatı tehdit eden bir hastalığın eşlik eden bir deri lezyonu olarak karşımıza gelebilir. Bu noktada bireylerin bilinçli olması, zamanında hekime başvurması ve vücudunda gelişen değişiklikleri takip etmesi belki de sürecin en önemli faktörüdür. Ordu'da dermatoloji poliklinikleri deri hastalığı bulunan hastaların sıkça başvurduğu polikliniklerdir. Bölgemizde deri hastalıkları mevsimsel olarak farklılıklar gösterebilmektedir. Şöyle ki, özellikle bahçe işlerinin yoğun yapıldığı bahar yaz mevsimlerinde ot, ağaç ve böceklerle temasın artması sonucunda egzamalar, kaşıntılı hastalıklar, böcek ısırmaları, akut ürtiker sıklıkla görülmektedir. Bu nedenle kişilerin bahçe işlerine uygun kıyafetler giyinerek çevresel allerjenlere temasını azaltması önemlidir. Yine yaz mevsiminde güneş yanıkları ve bahar aylarında güneşin etkisiyle oluşan polimorf ışık erüpsiyonu sık görülen hastalıklardır. Uzun süre güneşe maruz kalacak kişilerin veya güneşe hassasiyeti olan kişilerin güneş koruyucu krem kullanması önemlidir. Güneş ışınları antikanserojen etkilere sahiptir ve sağlığımız için çok önemlidir ancak uzun süre ve korunmasız şekilde güneş ışınlarına maruz kalmak bazı deri hastalıklarına sebep olabilir veya bazı hastalıkları alevlendirebilir. Belki de bu anlamda azı karar çoğu zarar atasözü akılda tutulmalıdır'' dedi.
''Gençler akne şikayetiyle geliyor''
Önder; ''Akne (sivilce) gençlerin en sık dermatoloji polikliniğine başvurma sebepleri arasındadır. Birçok farklı akne çeşidi olmakla beraber en sık görülen tipi akne vulgarisdir. Akne özellikle puberte döneminde görülse de otuzlu kırklı yaşlarda da görülebilir. Özellikle yüz bölgesini tutmakla beraber bazen omuzlar, sırt ve göğüste de görülebilir. Bazen siyah nokta olarak bilinen hafif komedonal lezyonlarla seyrederken bazen kızarık şişlikler, ağrılı sertlikler şeklinde görülebilir ve skar (kalıcı iz) bırakabilir. Aknenin bireylerin yaşam kalitesini etkilediğine dair pek çok bilimsel yayın vardır. Bu nedenle bizi dış çevreye açan kapımız olan yüzün tedavi edilmesi önemli bir hal almaktadır. Akne derinin orta katmanında bulunan foliküllerin öncelikle tıkanması ve bakterilerle inflame olması sonucunda gelişir. Akne gelişiminde kişilerin genetik, metabolik, hormonal özellikleri önemli rol oynar. Ayrıca kalitesiz kozmetik ürünler ve yanlış beslenme alışkanlıkları akneyi alevlendirebilir. Tedavisinde sıklıkla krem, jel, losyon şeklinde topikal ajanlar kullanılır, bu tedavilere yanıt vermeyen hastalarda veya şiddetli aknesi olan hastalarda antibiyotikler, retinoidler, hormon tedavileri kullanılabilir'' dedi.
''Sedef hastalığı her yaşta görülebilir''
Önder; ''Psoriasis (sedef hastalığı) kronik bir deri hastalığıdır. Hastalık alevlenme ve iyileşme periyotları şeklinde görülür. Her yaşta görülmekle beraber özellikle orta yaş grubunda görülür. Özellikle diz, dirsek ve saçlı deri tutulumu görülmekle beraber tüm vücutta yaygın tutulum görülebilir. Bazen tırnak tutulumu olabilir. Deri lezyonları deriden kabarık, kızarık zeminde üzerinde sedefi görünümde kepeklenmenin olduğu yaralar şeklindedir. Tam olarak sebebi bilinmemekte olup genetik, çevresel ve psikolojik özelliklerin hastalık gelişiminde rol oynayabileceği düşünülmektedir. Bu nedenle psoriasis tedavisi multidisipliner bir tedavi gerektirir. İlk olarak deriyi hedefleyen topikal ajanlar ile fototerapi tedavileri kullanılırken ilerlemiş hastalıklarda hastalar bireysel özelliklerine göre değerlendirilerek geleneksel ve biyolojik tedavi ajanları tedavide kullanılabilir'' dedi.
Kurdeşen hastalığı da sık görülüyor
Önder; ''Ürtiker yani kurdeşen hastalığı bir başka dermatoloji polikliniğine yapılan sık başvuru sebeplerindendir. Ürtiker lezyonları 4 K bulgusu dediğimiz kaşınan, kızaran, kabaran, kaybolan deri lezyonları şeklinde görülür. Bazen dil dudak ve gözkapaklarında şişlikler hastalığa eşlik edebilir. Kızarıklıklar vücutta her alanda görülebilir ve yaygın olabilir.Hastalık her yaş grubunda görülebilir. 6 haftadan daha kısa sürüyorsa akut ürtiker 6 haftadan uzun klinik semptomlar mevcutsa kronik ürtiker olarak adlandırılır. Enfeksiyonlar, ilaçlar, gıdalar, iç hastalıkları ürtikere sebep olabilir. Akut ürtikerin en sık sebebi çocuklarda üst solunum yolu enfeksiyonları ve gıdalar iken erişkinlerde ilaçlardır. Akut ürtikerin sebebi kolaylıkla saptanırken kronik ürtikerin sebebi çoğunlukla bulunamaz. Tedavisi hastanın kliniğine göre değişir , sıklıkla antihistaminikler kullanılır'' dedi.
''En sık görülen rahatsızlılardan biri de mantar''
Önder; ''Yüzeysel mantar hastalıkları polikliniklerimize yapılan sık başvurulardandır. Mantar hastalıkları deri, saçlı deri, tırnaklar ve ağız, genital mukozalarda görülebilir. Hastalığın farklı çeşitleri bulunur. Mantar etkenleri hayvanlarda, toprakta veya insanda bulunabilir. İnsandan insana bulaş görülebilir. Polikliniklerimize en sık başvuru nedeni ayak mantarı dediğimiz tinea pedis ve tırnak mantarı denilen onikomikozlardır. Bunun dışında ellerde, koltuk altı, gövde ve kasıklarda mantar hastalıklarını sıkça görüyoruz. Mantar hastalıklarının birçok farklı sebebi bulunur. Yapısal, metabolik özellikler ile vücut ısısının artması, derinin masere (derinin yumuşayıp deri bütünlüğünün bozulması) olmasına sebep olacak el ve ayakların yıkandıktan sonra kurulanmaması, uzun süre dar ayakkabıların giyilmesi, terli kıyafetlerin değiştirilmemesi sebepler arasında sayılabilir'' dedi.
''Egzamadan dolayı başvuranların sayısı oldukça fazla''
Önder; ''Egzemalar her yaş grubunda sık görülen deri hastalıklarındandır. Yaş gruplarına göre farklılıklar gösterse de temel şikayet kaşıntıdır. Egzemalar atopik dermatit , seboreik dermatit gibi endojen ( genetik,yapısal özelliklere bağlı görülen, tekrarlayan egzemalar) egzemalar şeklinde görülebileceği gibi irritan, alerjik egzemalar şeklinde çeşitli alerjenlerle derinin temas etmesi sonucunda görülebilir. Bu durumda sebep olan alerjenlerden uzak durulması hastalığın semptomlarını hafifletecektir. Egzemalar çoğunlukla kaşıntı bazen kuruluk, kepeklenme, sulantılar ve yaralar ile seyredebilir. Yüz, saçlı deri en sık etkilenen alanlar olmakla beraber tüm vücut alanları etkilenebilir. Bu noktada egzemalı hastalar için deri bütünlüğünün korunması önemlidir. Bu nedenle düzenli nemlendiricilerin kullanılması önerilir. Bazen tedaviye steroidli kremler eklenebilir. Şiddetli egzeması olan hastalar bireysel özelliklerine göre değerlendirilerek farklı tedavi ajanları ile tedavi edilir'' dedi.
Haber: Emrah Gemicioğlu
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA) ve diğer ajanslar tarafından eklenen tüm haberler, sitemizin editörlerinin müdahalesi olmadan ajans kanallarından çekilmektedir. Bu haberlerde yer alan hukuki muhataplar haberi geçen ajanslar olup sitemizin hiç bir editörü sorumlu tutulamaz...
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.