DOĞRU DEĞİL..!"ÇOCUKLARIMIZIN KADERLERİ BİRKAÇ SAATLİK BİR SINAVLA BELİRLENEMEZ"
Gündem
02.07.2021 - 10:51, Güncelleme:
26.04.2022 - 15:45 1478+ kez okundu.
DOĞRU DEĞİL..!"ÇOCUKLARIMIZIN KADERLERİ BİRKAÇ SAATLİK BİR SINAVLA BELİRLENEMEZ"
Başkan Okumuş; ''2020-2021 Eğitim-Öğretim yılı salgının yarattığı tahribatla sona erdi. Ne yazık ki bu eğitim-öğretim yılında çocuklarımız sağlıklı bir şekilde yüz yüze eğitim alamadı. Okullar bir açılıp bir kapanırken, eğitim-öğretim faaliyetleri ağırlıklı olarak çevrim içi yürütüldü. Öğretmenlerimiz ise yine fedakarlıklarıyla, azimli ve özverili çalışmalarıyla, uzaktan eğitim sürecine hızlı şekilde uyum sağlamalarıyla takdir kazandı'' dedi
Türk Eğitim-Sen Ordu Şube Başkanı Ömer Okumuş, eğitim-öğretim yılının sona ermesi dolayısıyla bir değerlendirme yaptı. Okumuş; ''Bilindiği gibi bu dönemde yoğun bir aşılama çalışması sürdürülüyor. Eylül ayına kadar toplumumuzda ciddi bir aşılanma oranına ulaşılacağını düşünüyoruz. Bu minvalde önümüzdeki eğitim-öğretim yılından umutluyuz. Beklentimiz; geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklarımızın öğretmenleri ile birlikte yeniden okullarında yerlerini alması, okul bahçelerinin çocuk sesleri ile dolup, taşması, öğrenme kayıplarının telafi edilerek, aynı zamanda yeni dönemde sağlıklı bir eğitim-öğretim faaliyetlerinin sürdürülmesidir. Eğitim-öğretim yılı sona ererken ve iki ay sürecek yaz tatili çocuklarımızı beklerken, ebeveynlerin çocuklarının bu yaz dönemini dolu dolu ve verimli geçirmesini sağlamaları önemlidir. '' dedi.
''Tüm eşitsizlikleri ortadan kaldırmadıkça ne LGS’de ne YKS’de öğrencilerin başarılı olmasını sağlayamayız''
Okumuş; ''LGS sonuçları açıklandı. Ancak sonuçlar ne yazık ki başarı oranının düşük olduğunu ortaya koydu. Gerek testlerdeki doğru cevap sayısı ortalaması gerekse öğrencilerin yüzde 62,17’sinin 200-299 puan aralığında yer alması, sadece yüzde 5,61’inin 400-500 puan aralığında bulunması ülkemizdeki eğitim sisteminin, okullardaki imkanlardan kaynaklı nitelik farkının, müfredatın yeniden ele alınması gerektiğini ortaya koymaktadır. Öte yandan elbette salgın nedeniyle öğrencilerin yüz yüze eğitimden mahrum kalması sınav sonucuna yansımıştır. Yine bu yıl sınava katılım oranı yüzde 83 düzeyinde olması da dikkat çekicidir. Buna yüz yüze eğitim alamadığı için yeterli düzeyde hazırlanamadığını düşünen adayların sınava girmemesi ve bazı il milli eğitim müdürlüklerinin ilin başarısını düşürmemesi için hedefi olmayan öğrencilerin LGS’ye katılmaması yönündeki telkinlerinin de etkili olduğunu düşünüyoruz. Peki LGS’de başarı oranını artırmak için önerimiz nedir? Her bölgede, ilde, ilçede, semtte, mahallede okullar arası eğitim farklılıklarını ortadan kaldırmak çok önemlidir. Aynı mahallenin bir okulunda öğretmen açığı varken, diğer okulda öğretmen açığı yoksa ya da bir okulda spor salonu, bilgisayar odası, atölye, kütüphane varken, diğer okulda yoksa, bir okulda sınıflar kalabalıkken, diğer okulda sınıf mevcudu 20 ise, bu eğitimde eşitsizliği kaçınılmaz kılmaktadır. Yapılması gereken mesleki ve teknik eğitimi teşvik etmek, bu okulları özendirecek tedbirler geliştirmek, lise sayısını ve dolayısıyla kontenjanları artırmak, okulları gerekli alt yapı ve teknik imkânlarla donatıp, eğitimin en önemli enstrümanının yani öğretmenin okullarda eksiksiz sayıda yer almasını sağlamaktır. Tüm bu hususlar hayata geçirildiğinde LGS’de başarılı olamayan öğrencilerimiz kendi mahallesindeki okullara diğer okullarla eşit imkânlara sahip olduğunu bilerek gönül rahatlığıyla yerleşecektir. Öte yandan şu uyarıda da bulunmak istiyoruz. Hatırlanacağı üzere geçmiş yıllarda LGS tercihlerinin ardından bazı Anadolu liselerinde kontenjanın iki katı hatta daha fazla öğrenci kayıtları olmuş bu nedenle okullar ikili öğretime geçmiştir. Bazı liselerde de öğrenci alımı kontenjanların çok altında kalmıştır. Bu yıl da benzer sorunların yaşanmaması için MEB mutlaka tedbir almalıdır'' dedi.
YKS de tıpkı LGS gibi salgının yarattığı olumsuz tahribatın gölgesinde yapıldı diyen Okumuş; ''Çocuklarımız bu sınavlara zor psikolojik koşullar altında hazırlandı. Buna rağmen sınavlarda, özellikle YKS’de soruların zorluk derecesinin arttığına dair görüşler öne çıktı. Çocuklarımız okullarda sağlıklı bir şekilde yüz yüze eğitim alamamışken, sınavın zorluk düzeyinin artması çocuklarımızın moral ve motivasyonlarını bozdu. Bunun ardından da üniversite sınavının kaldırılması tartışmaları alevlendi. Öncelikle Türk Eğitim-Sen olarak üniversite sınavlarının kaldırılması gerektiğini yıllardan beri ifade ediyoruz. Çünkü çocuklarımızın kaderinin ve tüm meslek hayatının birkaç saatlik tek bir sınava bağlı olması hem onlar için stresli ve yorucu hem de motivasyonlarını düşürücü bir durumdur. Bu noktada üniversiteye girerken ölçme değerlendirme yapılmasın demiyoruz. Elbette eğitimin her aşamasında kademeler arası geçişte sağlıklı bir ölçme değerlendirme yapılmalıdır. Ancak öğrencilerin tüm hayatının tek bir merkezi sınava göre tayin edilmesi doğru değildir. Tek bir merkezi sınavı kaldırmak için de belli şartların olgunlaşmış olması gerekir'' dedi.
Başkan Okumuş; ''2020-2021 Eğitim-Öğretim yılı salgının yarattığı tahribatla sona erdi. Ne yazık ki bu eğitim-öğretim yılında çocuklarımız sağlıklı bir şekilde yüz yüze eğitim alamadı. Okullar bir açılıp bir kapanırken, eğitim-öğretim faaliyetleri ağırlıklı olarak çevrim içi yürütüldü. Öğretmenlerimiz ise yine fedakarlıklarıyla, azimli ve özverili çalışmalarıyla, uzaktan eğitim sürecine hızlı şekilde uyum sağlamalarıyla takdir kazandı'' dedi
Türk Eğitim-Sen Ordu Şube Başkanı Ömer Okumuş, eğitim-öğretim yılının sona ermesi dolayısıyla bir değerlendirme yaptı. Okumuş; ''Bilindiği gibi bu dönemde yoğun bir aşılama çalışması sürdürülüyor. Eylül ayına kadar toplumumuzda ciddi bir aşılanma oranına ulaşılacağını düşünüyoruz. Bu minvalde önümüzdeki eğitim-öğretim yılından umutluyuz. Beklentimiz; geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklarımızın öğretmenleri ile birlikte yeniden okullarında yerlerini alması, okul bahçelerinin çocuk sesleri ile dolup, taşması, öğrenme kayıplarının telafi edilerek, aynı zamanda yeni dönemde sağlıklı bir eğitim-öğretim faaliyetlerinin sürdürülmesidir. Eğitim-öğretim yılı sona ererken ve iki ay sürecek yaz tatili çocuklarımızı beklerken, ebeveynlerin çocuklarının bu yaz dönemini dolu dolu ve verimli geçirmesini sağlamaları önemlidir. '' dedi.
''Tüm eşitsizlikleri ortadan kaldırmadıkça ne LGS’de ne YKS’de öğrencilerin başarılı olmasını sağlayamayız''
Okumuş; ''LGS sonuçları açıklandı. Ancak sonuçlar ne yazık ki başarı oranının düşük olduğunu ortaya koydu. Gerek testlerdeki doğru cevap sayısı ortalaması gerekse öğrencilerin yüzde 62,17’sinin 200-299 puan aralığında yer alması, sadece yüzde 5,61’inin 400-500 puan aralığında bulunması ülkemizdeki eğitim sisteminin, okullardaki imkanlardan kaynaklı nitelik farkının, müfredatın yeniden ele alınması gerektiğini ortaya koymaktadır. Öte yandan elbette salgın nedeniyle öğrencilerin yüz yüze eğitimden mahrum kalması sınav sonucuna yansımıştır. Yine bu yıl sınava katılım oranı yüzde 83 düzeyinde olması da dikkat çekicidir. Buna yüz yüze eğitim alamadığı için yeterli düzeyde hazırlanamadığını düşünen adayların sınava girmemesi ve bazı il milli eğitim müdürlüklerinin ilin başarısını düşürmemesi için hedefi olmayan öğrencilerin LGS’ye katılmaması yönündeki telkinlerinin de etkili olduğunu düşünüyoruz. Peki LGS’de başarı oranını artırmak için önerimiz nedir? Her bölgede, ilde, ilçede, semtte, mahallede okullar arası eğitim farklılıklarını ortadan kaldırmak çok önemlidir. Aynı mahallenin bir okulunda öğretmen açığı varken, diğer okulda öğretmen açığı yoksa ya da bir okulda spor salonu, bilgisayar odası, atölye, kütüphane varken, diğer okulda yoksa, bir okulda sınıflar kalabalıkken, diğer okulda sınıf mevcudu 20 ise, bu eğitimde eşitsizliği kaçınılmaz kılmaktadır. Yapılması gereken mesleki ve teknik eğitimi teşvik etmek, bu okulları özendirecek tedbirler geliştirmek, lise sayısını ve dolayısıyla kontenjanları artırmak, okulları gerekli alt yapı ve teknik imkânlarla donatıp, eğitimin en önemli enstrümanının yani öğretmenin okullarda eksiksiz sayıda yer almasını sağlamaktır. Tüm bu hususlar hayata geçirildiğinde LGS’de başarılı olamayan öğrencilerimiz kendi mahallesindeki okullara diğer okullarla eşit imkânlara sahip olduğunu bilerek gönül rahatlığıyla yerleşecektir. Öte yandan şu uyarıda da bulunmak istiyoruz. Hatırlanacağı üzere geçmiş yıllarda LGS tercihlerinin ardından bazı Anadolu liselerinde kontenjanın iki katı hatta daha fazla öğrenci kayıtları olmuş bu nedenle okullar ikili öğretime geçmiştir. Bazı liselerde de öğrenci alımı kontenjanların çok altında kalmıştır. Bu yıl da benzer sorunların yaşanmaması için MEB mutlaka tedbir almalıdır'' dedi.
YKS de tıpkı LGS gibi salgının yarattığı olumsuz tahribatın gölgesinde yapıldı diyen Okumuş; ''Çocuklarımız bu sınavlara zor psikolojik koşullar altında hazırlandı. Buna rağmen sınavlarda, özellikle YKS’de soruların zorluk derecesinin arttığına dair görüşler öne çıktı. Çocuklarımız okullarda sağlıklı bir şekilde yüz yüze eğitim alamamışken, sınavın zorluk düzeyinin artması çocuklarımızın moral ve motivasyonlarını bozdu. Bunun ardından da üniversite sınavının kaldırılması tartışmaları alevlendi. Öncelikle Türk Eğitim-Sen olarak üniversite sınavlarının kaldırılması gerektiğini yıllardan beri ifade ediyoruz. Çünkü çocuklarımızın kaderinin ve tüm meslek hayatının birkaç saatlik tek bir sınava bağlı olması hem onlar için stresli ve yorucu hem de motivasyonlarını düşürücü bir durumdur. Bu noktada üniversiteye girerken ölçme değerlendirme yapılmasın demiyoruz. Elbette eğitimin her aşamasında kademeler arası geçişte sağlıklı bir ölçme değerlendirme yapılmalıdır. Ancak öğrencilerin tüm hayatının tek bir merkezi sınava göre tayin edilmesi doğru değildir. Tek bir merkezi sınavı kaldırmak için de belli şartların olgunlaşmış olması gerekir'' dedi.
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA) ve diğer ajanslar tarafından eklenen tüm haberler, sitemizin editörlerinin müdahalesi olmadan ajans kanallarından çekilmektedir. Bu haberlerde yer alan hukuki muhataplar haberi geçen ajanslar olup sitemizin hiç bir editörü sorumlu tutulamaz...
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.