KARACALARA DİKKAT EDELİM

Ordu’da fındık hasadına hazırlanan üreticiler bahçelerinde yabani ot temizliği çalışmalarını sürdürüyor. Bu kapsamda birçok kişi özellikle fındık bahçelerinde karaca yavruları görüyor. İyi niyetli olarak bile olsa karaca yavrularına dokunmayın çağrısında bulunan Özbucak, konuyla ilgili şu ifadelere yer verdi; “Doğanın dengesini korumak hepimizin görevi. Halkalarından biri koptuğunda zincirin özelliğini yitirmesi gibi, doğadaki canlıların birbirini etkileyen var oluşları yok edildiğinde tüm canlıların olumsuz etkilenme içinde olacağı da bilinmelidir. Bunu belirtmeminizin nedenlerinden biri de bahçelerde karaca yavrularının dönem itibaeriyle sık gözükmesidir. Özellikle karaca yavrularına dokunulmaması uyarılarına dikkat etmeliyiz” dedi. 

“Yavruların yeri değiştirilmemeli”

Sözlerine devam eden Özbucak; “Beslenmek için giden anne karaca, yavrusunun yanına mutlaka geri gelecektir. Annesinden ayrı kalan yavrunun yaşama şansı da maalesef olmuyor.
İnsanlar, bahçede gördüğü hayvan yavrularını sevmek için bırakıldıkları yerden ya da yuvalarından almaktalar. Görülen hayvanlar, özellikle de yavrulara dokunulmamalı. Yalnızca yaralı olan hayvanlar için Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüklerine haber vermek gerekiyor” dedi. 

“Önemli olan hayvanlar doğal yaşam alanlarında yaşamasıdır”

Sözlerine devam eden Özbucak; “Doğadaki canlılar insanlar için yoklar. Onların da bir yaşam biçimi bulunuyor. Ne zaman doğadaki hayvanların yaşam biçimine insanlar müdahale ettiğinde, doğanın dengesi bozulmaya başlıyor.
Karaca yavrulari dışında fındık dallarında, meyve ağaçlarında kuş yuvalarının da korunması gerekiyor. Her canlının yaşam döngüsü kendi içinde devam ediyor. Hayvanlar birbirini yok edebilirler. Bu doğanın bir dengesidir. Hayvanların yaşam sürecine insan müdahale etmemelidir” dedi.

“Onların yaşam alanlarına zarar vermemeliyiz”

Özbucak; “Yaz mevsimi nedeniyle yaylalara, dere kenarlarına, ormanlara piknik için gidiliyor. Buralarda yaban yaşamına zarar verilmemeli. Gürültü yapılıyor, hayvanlara zarar veren poşet, cam parçaları bırakılıyor. Hatta yiyecek içinde kürdan bırakmak bile zarar verebiliyor. Eğlenirken yaban yaşamına zarar vermemeye özen gösterilmelidir” dedi.

“Taş ocakları ve HES’ler de onları olumsuz etkiliyor”

Özbucak; “Yaban yaşamına zarar veren bir başka duruma da değinelim. Taş ocakları,  HES'ler, yol çalışmaları gibi projeler de yaban yaşamına zarar veriyor. Ormanlar kesiliyor, tarım arazileri yok ediliyor. Hayvanların yaşam alanları daraldıkça aynı oranda zarar görüyorlar. Sonuç olarak, doğanın dengesi yaban yaşamın da korunmasıyla olur. İnsan merkezli bakış dönüp insana zarar verir hale gelir” dedi.