Cumhuriyet Halk Partisi Ordu İl Başkanı Atila Şahin; ''Dünyada Çocuk Bayramı olan tek ülkeyiz ancak ne yazık ki geldiğimiz şu noktada Avrupa’daki en yüksek çocuk yaşta evlendirilen kız çocukları oranına sahip bir konumdayız. Toplumumuzun kanayan yarası çocuk istismarının engellenmesi için istismarcılar hiçbir durumda ceza indiriminden yararlanmamalı ve en ağır şartlarda cezalandırılmalıdır, konuya ilişkin önlemler arttırılmalı ve eğitim programları oluşturulmalıdır. Cinsel istismar vakalarıyla ilgili ciddi bir farkındalık sağladık ancak bu yeterli değil. Ülkemizde güvende olmayan bir tek çocuk kalmamalıdır” dedi.
''UTANÇ VERİLERİ
APAÇIK ORTADA''
Atila Şahin; ''Tecavüzcülerin yüzde 5'i ortaya çıkarken, yüzde 95'i gizli kalıyor. Ensest ilişkilerden bin tecavüzcüden sadece biri açığa çıkıyor. Adliyelerdeki dört tecavüz vakasından biri çocuklarla ilgili. İstismarların yüzde 66’sı akraba, komşu gibi tanıdık kişiler tarafından yapılıyor. İstismarcıların yüzde 9’u çocukla aynı evde yaşıyor. Ülkemizde 181 binin üzerinde çocuk gelin olduğu biliyor ancak dini nikahlar nedeniyle gerçek sayın bunun çok daha üzerinde olduğu tahmin ediliyor. Ülkemizde son 10 yılda çocuk istismarı vakaları yüzde 700 arttı. Çocuk istismar vakaları son 10 yılda 300 bini geçti. Tüm bu nedenlerle; İstismar vakaları hakkındaki davalarda hiçbir şartta indirim uygulanmamalıdır. İstismarcının cezasının infaz edildiği süreçte koşullu salıverilme uygulaması ile cezasının üçte ikisi çektikten sonra tahliye edilmesi ihtimali ortadan kaldırılmalıdır. İstismara uğrayan kişinin yaşayacağı travma dikkate alınarak defalarca kez muayene edilmemeli ve rehabilitasyon görmesi sağlanmalıdır. Çocuk parklarına ve okulların tüm alanlarına güvenlik kameraları takılmalıdır. Çocuk parklarında güvenliği ve temizliği sağlayacak personeller bulunmalıdır. Çocuklarla bire bir iletişimde olacak tüm personelin ilgili güvenlik soruşturmasından ve psikolojik testlerden geçmesi, adli sicili bozuk kişilerin bu alanda istihdam edilmemesi sağlanmalıdır. Milli Eğitim Bakanlığı ve Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumları'nın da katılacağı eğitim programları oluşturulmalı, kamuoyuna kitapçıklar dağıtılarak bilgi edinmeleri sağlanmalı, düzenli aralıklarla eğitimler tekrarlanmalıdır. Sağlık personellerinin cinsel istismarlar hakkında eğitim alması sağlanmalıdır. Bu konuda düzenlenen eğitimlere tüm vatandaşlarımızın katılımı sağlanmalı ve farkındalık projeleri oluşturulmalıdır. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ilköğretim ve liselerde cinsel eğitim dersi verilmelidir. Küçük yaşta çocuklar üzerinde daha büyük bir tehlike bulunması nedeniyle okul öncesi eğitimcilerin yapacağı çalışmalar ile çocuk istismarı ve ihmali konusunda eğitim çalışmaları yapılmalıdır.
''YARGININ GÜVENİLİRLİĞİ SORU İŞARETİ OLUŞTURUYOR''
Atila Şahin; ''İnfaz Rejiminden bahsederken aklıma yargının güvenilirliği ile ilgili bir konu takıldı. Sayın Cumhurbaşkanı Deniz Yücel’den bahsederken, onun bir terörist olduğunu kendilerinin iktidarda olduğu sürece hapisten çıkamayacağını söylemişti. Fakat daha iddianame hazırlanmadan Başbakan’ın bir başka ülkenin başbakanı ile görüştükten hemen sonra tahliye edilmesi aklıma bir takım soruların takılmasına neden oldu. Eğer Deniz Yücel bir teröristse neden tahliye edildi. Yok eğer terörist değilse neden bu kadar uzun süre tutuklu kaldı'' dedi.
''CHP HİÇBİR TEÖRÖR ÖRGÜTÜYLE YAN YANA OLAMAZ''
Şahin; ''Sayın Recep Akdağ geçenlerde Ordu’yu ziyaretinin ardından gazetelere yaptığı açıklamada partimizi terör örgütleriyle yan yana koyan açıklamalarda bulunmuşlardır. Şu husus herkes tarafından çok iyi bilinmelidir ki; Cumhuriyet Halk Partisi hiçbir terör örgütü ile yan yana olamaz. Türkiye’nin kurucusu olan partimizi bu tür terör örgütleri ile yan yana koyanlar önce kendilerine bakacaklar. YPG/PYD milislerini n topraklarımızdan geçmesine izin veren herhalde Cumhuriyet Halk Partisi iktidarı değildir. Şivan Perver ile yan yana resim veren de Sayın Kemal Kılıçdaroğlu değildir. İktidar partisi mensuplarının partimizi terör örgütleri ile ilişkilendirme isteği ve bu yöndeki algı çabaları boşuna çabalardır. Çok değerli halkımız çok iyi bilmektedir ki Cumhuriyet Halk Partisi ve mensupları terörle ve terör örgütleri ile asla yan yana olmamıştır ve bundan sonra da olmayacaktır. Hükümet yetkililerinin bu yöndeki açıklamaları kendi ayıplarını örtmek için girişilen çabalardır. Ancak halkımız artık bu yalanlara kanmamaktadır'' dedi.
''ORDU, KARADENİZ’DE EN FAZLA HES YAPILAN İLLERDEN BİRİ''
Şahin; ''Şu ana kadar yapılan HES'lerin doğayı ne kadar tahrip ettiğini söylememize gerek bile yoktur. Geçtiğimiz hafta sonu milletvekilimiz Seyit Torun ve Altınordu İlçe Başkanımız ile birlikte yapılacağı söylenen Karaoluk köyündeki Çiseli Şelalesine gittik. Bu şelalenin 800 metre yukarısına bir HES yapılacağı bilgisi üzerine yerinde incelemelerde bulunduk. Gelişmiş ülkelerde bu tür doğa harikası yerleri korumak adına devlet elinden gelen her şeyi yaparken, bizi yönetenler ise bu doğa harikasını bozmak ve yıkmak için elinden geleni yapıyorlar. Enerjinin elbette ihtiyaç olduğunu biliyoruz. Ancak şunu da çok iyi biliyoruz ki yenilenebilir enerji kaynaklarına sahip olan ülkemiz doğayı tahrip etmeden de bu enerji ihtiyacını rahatlıkla karşılayabilecektir. En önemli turizm bölgelerinden biri olan Çiseli Şelalesinin çevre düzeninin yapılmasının, yollarının ıslah edilmesinin şehir turizmine önemli katkılar sağlayacağını düşünüyoruz. Bu nedenle bu bölgede yapılması planlanan HES yapımından vazgeçilmeli ve bölgenin Ordu turizmine katılması sağlanmalıdır'' dedi.
''KENDİSİNİ MÜFTERİ İLAN EDİYORUZ''
Geçtiğimiz günlerde İl Başkanı Atila Şahin'in değindiği pankart konusuyla ilgili bir açıklama yapan CHP Altınordu İlçe Başkanı Bülent Akpınar; ''İl başkanımız geçenlerde bu konuyla ilgili bir açıklama yapmıştı. Sayın Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Bey, aynen şunu söylüyorum alçakça bizim genel başkanımızın pankartının indirilmesinden bizim bilgimiz dahilinde olduğunu ifade etmiştir. Kendisinden hala görüntüleri açıklamasını bekliyoruz. Eğer görüntüleri açıklamıyorsa kendisini müfteri ilan ediyoruz. Bunu net bir şekilde söylüyorum. Çünkü olayla ilgili olarak o akşam pankartların indirilmesiyle ilgili olarak ,belediyenin içinde çalışan bir takım arkadaşlarımız bizleri arayarak pankartlarınız kesilecek diye bilgi verdiler. O akşam pankartların kimler tarafından kesildiğini biz biliyoruz. Kendisinin eğer bilgisi varsa, görüntülerin olduğunu ifade ediyordu o görüntüleri açıklamakla mükelleftir. Açıklamıyorsa, göstermiyorsa kendisini buradan müfteri ilan ediyoruz'' dedi.
Haber: Muhlis Alaybeyoğlu