Yaz aylarında birçok bölgede olduğu gibi Ordu'da da alerjik göz rahatsızlıklarının arttığını söyleyen Kaptı; ''Yaz döneminde dışarıda daha çok vakit geçirildiği için allerjenlere ve polenlere daha çok maruz kalınıyor. Yazın allerjik etkenlerin havada çoğalması gibi sebepler yaz döneminde alerjik rahatsızlıkların artmasına sebep olmaktadır. Bunun yanı sıra bölgemize has bir durum olan fındık toplama döneminde fındık toplarken yaşanan kazalara bağlı göz yaralanmaları ve perforasyonlarla (göz delinmesi) sıkça karşılaşmaktayız. Yazın görülen göz infeksiyonları genelde bu mevsimde görülen kuru, sıcak, tozlu, polenli havalardan veya havuzlardan bulaşır. Gözlerde kızarıklık, çapaklanma ve kaşıntı ile kendini gösterir. Bunun için kuru , tozlu, polenli ortamlardan uzak durmak ve serinlemek için girilen havuzlarda hijyene dikkat etmek ve alerjenlerden korunmak gerekir. Alerjik vakalar erken tedavi edilmezse başka hastalıklara da yol açabilir diyen Kaptı, sözlerine şöyle devam etti; ''Özellikle vernal konjonktivit dediğimiz allerjik göz rahatsızlığı zamanında tedavi edilmezse korneada kalıcı bozukluklara yol açabilmektedir. Bunun yanında göz allerjisiyle birlikte saman nezlesi, allerjik astım gibi hastalıklar da görülebilmektedir. Bu nedenle allerjik durumun erken teşhisi ve allerjiye sebep olan etkenin tespit edilip uzak durulması önem arz etmektedir'' dedi. Çocuklarda ve gençlerde allerjik göz rahatsızlıkları daha sık görülüyor ve daha ağır seyrediyor diyen Kaptı; ''Ancak yetişkinlerde de kronik atopik konjonktivit dediğimiz tablo ömür boyu ve daha hafif semptomlarla sürebilmektedir'' dedi. Kaptı; ''Alerji olmamak için ev tozları, polenler gibi allerjenlerden mümkün olduğunca uzak durulması gerekmektedir. Bunun için evlerde toz torbalı değil, sulu sistem elektrik süpürgeleri kullanılması, polenlerin yoğun olduğu öğlen saatlerinde kapalı ortamlarda bulunulması ve kapalı ortamlarda polen filtreli klimalar kullanılması önemlidir. Allerjiye sebep olan eğer hayvan tüyleriyse bunlardan da uzak durulması gerekmektedir.Güneş ışınlarının zararlı etkilerinden korunmak için göz ve çevresini mümkün olduğunca kapatan güneş gözlükleri kullanmak da oldukça önemli bir faktör. Bazı allerjik durumlarda da aşı tedavisi mümkün olmaktadır. Ancak çoğunlukla alerjiyi tamamen ortadan kaldıran bir tedavi bulunmamaktadır. Ancak semptomları hafifleten tedbirler mümkündür. Bunun için de allerjenlerden uzak durmak ve gerektiğinde antihistaminik ve kortizon içeren ilaçların kullanılması gerekmektedir'' dedi.
Güneş ışınları gözlerde tahribata yol açar mı?
Kaptı; ''Güneş ışınları gözde katarakt ve sarı nokta hastalığı oluşumda direkt etkilidirler. Göze gelen yoğun güneş ışını fotooksidatif stres denilen bir tahribatla göz merceğimizin ve en keskin görmeden sorumlu gözün arkasındaki görme merkezi sarı noktanın yapısını bozup görmeyi direkt kötü yönde etkileyebilir'' dedi.
Güneş gözlüğü seçerken nelere dikkat etmeliyiz?
Kaptı; ''Normalde karanlık ortamlarda göz bebeklerimiz büyür ve böylece daha çok ışık göz bebeklerimizden içeri girer. Eğer yüzde 100 ultraviyole koruyuculuğu olmayan bozuk camları takarsak karanlık bir ortam oluşacağından göz bebeklerimiz genişleyecektir. Koruyuculuk oranı düşük olan bu camlardan geçen UV ışınları gözümüze zarar verecektir. Bu nedenle alacağınız gözlükler kesinlikle yüzde 100 UV koruma sertifikalı olmalı ve kaliteli cam taşımalıdır. Bunun yanında numarasız normal güneş gözlüklerinin camları astigmatlı veya istenmeyen göz numaraları içermemelidir'' dedi.