Şahin, “TMO’nun fındık alımı ile ilgili karar referandum sürecinden evvel açıklandı. Eğer bakanlık fındık alımına karar vermişse bilin ki bu fındığı kaç liradan alacağına da karar vermiştir. O zaman üreticinin bu durumu sorgulaması lazım. Bu bir anlamda samimiyetsizliktir. Çünkü açıklayacakları rakamın üretici nezdinde kabul görmeyeceği gibi tepki çekeceğini de biliyorlardı. Bu tepkiyi üzerlerine çekmemek içinde TMO’yu devreye sokma sürecini ikiye böldüler. İlk olarak bunun oylara dönüşmesi için TMO fındık alıyor dediler. Resmen de burada üretici kandırıldı. İkinci iş olarak da çıktılar fındık fiyatı 10 lira dediler. Zaten onlar 10 lira dediklerinde fındık fiyatı 9,75 lira idi. Sen 10 lira dediğin içinde serbest piyasada rakamı 9 liranın altına çektiler” dedi.
“ÖYLE BİR ŞEY YOK SAYIN BAKAN!”
    Daha önceki yıllarda TMO’nun fındık alımına atıfta bulunarak açıklamada bulunan Onur Şahin, “2006, 2007 ve 2008 yıllarında aynı iktidar ve aynı siyasi yapı TMO kanalıyla fındık aldı. Onlar açıkladıkları fiyatı alt eşik fiyat olarak zannediyorlar. Öyle bir şey yok sayın bakan. Senin açıklamış olduğun fiyat üst eşik fiyattır. Yani bu fiyatın üstüne serbest piyasada fiyat, normal şartlarda çıkamaz. 2006’da fiyatı 4 lira olarak açıkladığında o fiyat 4 liranın üzerine mi çıktı? 2007’de 5 lira olarak açıkladın. Fiyat 5 liranın üzerine mi çıktı? Yani TMO’nun açıklamış olduğu fiyat, her zaman üst tavan fiyattır. Bir diğer ifadeyle bu açıklanan rakam sınırlamadır. 2006, 2007 ve 2008 yıllarında olduğu gibi yine serbest piyasa TMO’yu yakından takip eder. O aradaki fark açılmaz. 1 liralık bantta devam eder” diye konuştu.
“HİÇ YOKTAN İYİDİR”
    Referandum sürecinde birçok unsurun oy devşirilmesinde araç olarak kullanıldığını kaydeden Şahin, şöyle konuştu, “TMO fındık alımına girmese çok daha kötü olurdu. Bunun altını da çizmek lazım. Ancak 12 buçuk liranın altında bir rakam açıklamamalıydı. Devletin bu noktada 2017 fındık fiyatını 2007’deki gibi revize etmesi gerekir. Ben 15 lira olarak açıklayın demiyorum. Şimdiden olmak kaydıyla 12 buçuk liradan açıklayın diyorum. Ama bunu yaparken de bilin ki 100 bin tondan yukarıda fındık almazsınız. En azından piyasanın önünü açmış olursunuz. Eğer bunu yapmazlarsa üreticinin fındığı bekletme şansı yok. Ayrıca lisanslı depoculukla ilgili çalışmaların devam ettiği açıklaması da geç kalınmış bir açıklamadır. Bizim asıl sıkıntımız, fındık hasadına üç ay kala fındık politikasını konuşuyor olmamızdır. Ben her zaman fındık harmana indikten sonra Ekim ayından itibaren bir sonraki dönemin düşünülmesi gerektiğini ifade ediyorum. Ama biz maalesef fındığı hep siyasi metal olarak kullandık. Şuanda da yapılan aynı şeydir. Maalesef devlet fındıkta olduğu gibi birçok unsuru referandum için harcadı. Babaannelere para vermeyi bile referandumdan evvel Cuma günü hesaplara yatırdı. Alan bazlı gelir desteği ödemelerini normalde Mayıs’ın ilk haftası Nisan’ın sonu gibi düşünürken Nisan ayının 10’unda dağıttı. Yani ne yazık ki fındık gibi bir unsuru referandumda oya devşirilmesine araç yaptılar. Fakat tekraren söylemek gerekirse TMO’nun devreye girmesi hiç yoktan iyidir.” 

Haber: Vedat Meral