ÖNCE DEVLETİMİZ, SONRA HEKİMİZ!

Ordu Tabipler Odası'nın tarihindeki en hassas dönemde yönetim kurulu olarak görev almamızın, olaylara yön vermemizin ve tarihsel sorumluluğumuzun farkındayız diyen Başkan Coşkun, sözlerine şöyle devam etti; ''Ordu Tabipler Odası olarak, Türk Tabipleri Birliği'nin Merkez Konseyi Başkanlığına seçilen kişi nedeniyle oluşan rahatsızlığı ve bu durumu kabul edemeyeceğimizi ortaya koyup, bunu Türk Tabipleri Birliği'nin Merkez Konseyi Başkanlığına yazılı uyarı şeklinde ileten ve buna ülkemizde öncülük eden ilk tabip odaları arasında yer almanın haklılığını ve gururunu yaşamaktayız. Türk Tabipleri Birliği'nin merkez yönetiminin azınlıkta olan ve ulusal bütünlüğümüzle uyuşmayan, asla kabul edemeyeceğimiz bir grup tarafindan değil, hekimlerin çoğunluğunun iradesini temsil eden, Türkiye Cumhuriyeti'nin temel ilkelerine sadakatle bağlı ve liyakat sahibi hekimler tarafından oluşturulması için tüm gücümüzle çalışacağız. Hekimler olarak mücadelemizin, 1953 yılında kurulan Türk Tabipleri Birliği'nin tüzel kişiliğine karşı değil, Türk Tabipleri Birliği'nin içerisinde istemediğimiz ve oy vermediğimiz halde yönetimi ele geçiren, ulusal birlik ve beraberliğimizle uyuşmayan mevcut merkez konseyi yönetimine karşı olması gerektiğine inanıyoruz. Bu nedenle meslek odamızın, her zamankinden daha çok, tüm hekimlerimizin desteğine, tıbbiyelilere ihtiyacı vardır. Tıbbiyeli Hikmet'lere ihtiyacımız vardır. Türk Tabipleri Birliği'nin temsil ettiği değerli meslek grubumuzun, saygınlığına yakışır bir yönetime sahip olacağı güne kadar, bu konudaki çalışmalarımız, hiç ara vermeden tıbbiyeli yüreğimizle devam edecektir. Kamuoyuna saygı ile duyurulur'' dedi.