MEMUR VE EMEKLİ 2018'İ YÜZDE 6,7 ZARARLA KAPATTI

2018 yılının aralık ayına ilişkin enflasyon rakamlarının açıklanmasıyla yıllık enflasyon ile memur ve emekli maaşlarına verilecek enflasyon farkı da netleşmiş oldu. Buna göre geçtiğimiz yıl aralık ayında TÜFE yüzde 0,4 oranında azalarak yıllık bazda yüzde 20,3 olarak gerçekleşti diyen Okumuş; ''Temmuz-Aralık 2018 döneminde gerçekleşen enflasyon ise yüzde 10,2 olarak hesaplandı. Böylece 2018 yılının ikinci altı aylık dönemi için yüzde 3,5 maaş zammı alan kamu görevlilerinin maaşlarının son altı ayda yüzde 6,7 oranında eridiği görüldü. Başka bir ifadeyle memur ve emekliler 2018 yılını yüzde 6,7 zararla kapattı. Şimdi ise ocak ayında bu erimenin telafisi için memur maaşlarına yüzde 6,7 enflasyon farkı verilecek ve üstüne de yüzde 4 oranında 2019 yılının ilk yarısına ilişkin maaş artışı yapılacak. Enflasyon farkı ve maaş zammı ile birlikte memur maaşlarına toplamda yüzde 10,7 artış sağlanmış olacak. Hal böyle olunca memurlar ve emekliler geçtiğimiz yılı her şart altında zararda kapatmış, 2019 yılı başında da aldığı enflasyon farkı ile maaş zamları ancak bir önceki yılın enflasyonu ile aynı seviyeye gelmiş olacak. Enflasyon farkı ve 2019 yılının ilk yarısına ilişkin yüzde 4’lük maaş zammıyla birlikte en düşük dereceli memur maaşı 275,08 lira artarak 2 bin 570,83 liradan 2 bin 845,91 liraya çıkacak.  Ortalama memur maaşı ise 365,87 lira artacak. Aralık 2018 itibarı ile 3 bin 419,32 lira olan ortalama memur maaşı yapılacak bu artışla 3 bin 785,19 liraya yükselecek'' dedi. Bu ay itibarı ile memur ve emeklilere yüzde 6,7 enflasyon farkı verilecek olsa da enflasyon farkının sıfır zam anlamına geldiğini hatırlatan Okumuş, enflasyon farkının 6’şar aylık hesaplanmasından dolayı da memurların zararda olduğunu ifade etti. Geçtiğimiz yıl ocak ayında memur maaşlarına yüzde 4, temmuz ayında ise enflasyon farkı ile birlikte yüzde 8,65 zam yapıldığını hatırlatan Okumuş, “Memur maaşları 2018 yılında toplamda yüzde 13 oranında arttı ama enflasyon yüzde 20,3 olarak gerçekleşti. Dolayısıyla 2018 yılı memur ve emeklilerin hanesine zarar olarak yazıldı. 2019 yılının ilk altı ayı için ise yalnızca yüzde 4’lük bir artış öngörüldü. Halbuki, 2019 yılı enflasyon hedefinin yüzde 5’ten yüzde 15,9’a çıkarılması, asgari ücrete yapılan yüzde 26,02’lik zam, 2019 yılında yeniden değerleme oranlarının yüzde 23,73 olarak belirlenmesi, motorlu taşıt vergilerinin yüzde 15,9 oranında artırılması 2019 yılında memur maaşlarına yapılması gereken artışların alt limitini de ortaya koymaktadır. Yapılacak yüzde 4’lük artış ne ekonomik gerçeklerle ne de toplumsal gerçeklerle örtüşmeyecek boyuttadır. 2017 yılında imzalanan toplu sözleşme, memur ve emeklinin idam fermanı olmuştur. Nasıl ki, enflasyon hedefi güncellendi, nasıl ki bütün kurumlara yeni enflasyon hedefine uygun bir bütçe yapıldı, memur maaş zamları da güncellenebilirdi. Biz aylardır kamu görevlilerine ve emeklilere ek zam yapılarak zararlarının telafi edilmesini ve 2019 yılına ilişkin maaş artışlarının yeni enflasyon hedefi gözetilerek üstüne büyüme ve refah payı da eklenerek güncellenmesini talep ediyoruz.  Bin 603 liralık asgari ücrete 417 lira artış yapılan bir ortamda, 3 bin 419 lira olan ortalama memur maaşına 137 lira zam yapılması hangi vicdana sığar? Elbette bu zam, asgari ücretlilerimizin hakkıdır hatta yeterli de değildir ancak bir tarafta yüzde 26 zam alan bir çalışan kesimi varken diğer tarafta yüzde 4’e mahkûm edilen bir kesimin varlığı toplum vicdanını sızlatacaktır.  2019 yılı için kriter bellidir. Mutlak surette memur maaş zamları gözden geçirilmeli ve güncellenerek zararlar telafi edilmelidir” dedi.