HIZLA DAHA KÖTÜ GÜNLERE GİDİYORUZ !

Son iki aydır yaşadığımız hiperenflasyon, arz talep dengesinde yaşanan bozulmadan değil, tüketim mallarının neredeyse tamamının ithal ediliyor olması, ithalatta kullanılan dövizde yaşanan artış, TL’de yaşanan değer kaybından kaynaklanmaktadır diyen Saadet Partisi Ordu İl Başkanı Av. Erkan Temiz, sözlerine şöyle devam etti; ''Siyasi iktidar, 16 yıldır uyguladığı sömürge tipi kalkınma modeliyle ülke kaynaklarını, katma değer üretmeyen, tamamen tüketilen alanlara aktarmış, fabrikalar satılıp kapısına kilit vurulmuş, tarım ve hayvancılık bitirilmiş olmasından dolayı, en temel tüketim mallarını dahil ithal eden bir ülke haline getirmiştir. Her alanda tamamen dışa bağımlı hale gelen ülkemizde, bu durumu fırsat bilen, ülkenin ekonomik bağımsızlığının olmadığını gören emperyalist güç odakları, siyasi iktidar üzerinden baskı kurmak amacıyla ekonomik bir saldırı başlatmış, döviz üzerinden operasyon yapmaktadır. Bu baskılardan, operasyonlardan, cendereden kurtulmanın yolu, küresel sermaye sahiplerinden para dilenmek, bu sermaye sahiplerinden danışmanlık hizmeti almaktan, onların programlarını uygulamaktan geçmez. Açıklanan Yeni Ekonomik Program ve Enflasyonla Topyekûn Mücadele gibi programlar bizi küresel cenderenin içine daha fazla sıkıştıracak, ekonomik bağımsızlığın kaybedilmesi gibi siyasi bağımsızlığımızın da elden gitmesi sonucu doğuracaktır. Durum her geçen gün kötüye gitmektedir. Evet, kötü günler bitmiştir. Ancak çok daha kötü günlere doğru hızla gitmekteyiz. Bu gidişattan kurtulmanın yolu cafcaflı törenlerde tozpembe tablolar çizerek slogan atmak değildir. 1999 yılından bu yana uygulanan sömürge tipi kalkınma modelinden vazgeçip Üretim Ekonomik Programını uygulamaktır. Bunun için öncelikle tarım ve hayvancılıkta yerli üretimi destekleyecek koruyacak tedbirler derhal alınmalıdır. İthalat kademeli olarak durdurulmalı, yerli üretimin üzerindeki maliyetleri düşürecek tedbirler uygulamaya konulmalıdır. Aynı zamanda sanayi alanında da yerli üretim teşvik edilmeli, maliyetlerin düşürülmesi için tedbirler alınmalıdır. Bu topraklarda üretilen her türlü malın ithali kademeli olarak yasaklanmalı, izin verilmemelidir. Bu ülkede üretilebilen, her türlü ürünün öncelikle kendi ülkemizde üretilmesini sağlamadığımız sürece, arz – talep dengesini yerli üretimle sağlamadığımız sürece, üretip ihracat yaparak cari açığımızı kapatmadığımız sürece, ticaretimizi emperyalistlerin parasıyla yaptığımız sürece, enflasyon düşmez, işsizlik düşmez, cari açık düşmez, döviz ihtiyacı bitmez, borçlanma ihtiyacı bitmez. Söylenen sözler de kuru laf kalabalığı olmaktan öteye gitmez'' dedi.    Haber: Emrah Karakuş