Özellikle hava sıcaklığının artmasıyla ve bölgemizdeki fındık hasadının başlamasıyla kan bağışı sayıları ciddi oranda azaldı diyen Türk Kızılayı Ordu Bağış Merkezi Müdürü Dr. Ünal Keskinoğlu, ''Hastanede yatan hastaların kan ihtiyacının karşılanması için tüm bağışçılarımızdan bu zor süreçlerde destek bekliyoruz'' dedi. Bilindiği üzere Ordu'da fındık hasadı başlayınca şehirde yaşayan birçok vatandaşımız fındık toplamak için köylere gidiyor diyen Keskinoğlu; ''Mevsim itibariyle birçok kişi fındık işleriyle haşır neşir oluyor ama vatandaşlarımızdan ricamız fındık ayında da kan bağışı yapmayı ihmal etmesinler. Diğer aylara kıyasla fındık hasadı aylarında Ordu'da yapılan kan bağışlarında bir düşüş yaşanıyor. Duyarlı vatandaşlarımız fırsat bulduklarında fındık ayında da kan bağışı yapabilirler. Fındık ayında Ordu'nun nüfusu daha da kalabalık oluyor ve kana duyulan ihtiyaç da buna paralel olarak artıyor. O yüzden kan bağışının önemi bu aylarda daha da artıyor. Vatandaşlarımız fındık münasebetiyle doğal olarak çok yoğun ve yorgun oluyorlar. Ama halkımızın bu konuda çok duyarlı olduğunu biliyoruz. O yüzden vatandaşlarımızı fındık ayında da kan bağışı yapmaya davet ediyoruz'' dedi.
''Temmuz ayında 2 bin 50 ünite kan bağışı gerçekleşti''
2020 yılı Temmuz ayı döneminde toplam kan bağışı sayımız 2 bin 50 ünite olarak kayıtlara geçti diyen Keskinoğlu, ''Kan bazı hastalıklar için en önemli tedavi aracı ve insanlar için en büyük yaşamsal sıvıdır. Günümüz şartlarında dahi tek damlası bile üretilemeyen kanın, bugün başkası için yarın ise bizler için gerekli olabileceğini unutmamalıyız'' dedi.
''Kan bağışının önemi!''
Keskinoğlu; ''Kan bağışı öncelikle gerekli kan bulunamadığından yaşamını kaybeden kişiler açısından çok önemlidir. Tüm dünyada hastalıklar ya da kazalar sonucunda, kan bulunamadığı için çok sayıda insan yaşamını kaybetmektedir. Kan bağışı hem kan ihtiyacı olan kişiler açısından, hem de bağışı yapan kişi açısından sağlıklı bir yapıya sahip olmak açısından önemlidir. İnsan kanın tek kaynağıdır. Bu yüzden kan çok değerli bir ilaç gibidir. Geçmişten beri kanın yerine kullanılabilecek, kanın işlevini görecek yapay bir madde elde edilmek istenmiş, ancak olumlu netice alınamamıştır. Bu yüzden kan sadece insandan temin edilmektedir. Bu bakımdan kan bağışının önemi yüksektir.
Kimler kan bağışında bulunabilir? Kan bağışında bulunmak isteyenlerde önemli bir sağlık sorunu olmamalıdır. Kişinin yaşı 18-65 arasında, kilosu 50 kg üzerinde olmalıdır. Yapılan hemoglobin ölçümü normal değerlerde olmalıdır. Bu kriterlere sahip olan kişiler en fazla 2 ayda bir, yılda ise en çok 4 kez kan verebilir. Kan verirken kişinin vücudunda kan yapan organlar uyarılmakta ve vücudun kan yapmasını teşvik etmektedir.Vücudunuzda bulunan kan hücrelerini yeniler. Kan bağışında bulunan kişiler kendini psikolojik olarak rahat, huzurlu hisseder.Kan bağışında bulunan herkese kan grubu, kan sayımı, kanla bulaşan hastalıklara yönelik tarama testleri uygulanmaktadır.Bu nedenle kan bağışı kişinin sağlığı açısından oldukça faydalı olabilir.Kişinin gönüllü olarak kan bağışında bulunması, bu kanın güvenli olduğunu düşündürür. Bu şekilde hastalıkların bulaşma olasılığının az olduğu düşünülür. Bu herkesin sağlıklı olmasına katkı yapar'' dedi.
''Kan bağışı sırasında neler yapılır?''
Kan bağışı çekinmenizi gerektiren şekilde zor değildir. Öncelikle bağışta bulunmak isteyen kişilere bir değerlendirme formu verilerek, bunu okuyarak imzalamaları gerekir. Bağışı yapan kişiyle bir değerlendirme yapılarak, detaylar açıklığa kavuşturulur. Sağlık sorunu olmasa bile, bağışçı fiziki olarak muayene edilir. Boyu, kilosu ölçülür, kan basıncı ve nabız ölçümü yapılır. Alınan kan örneği ile kan sayımı gibi incelemeler yapılır. Bu tetkiklerden sonra herhangi bir sorun çıkmazsa, bunlar yazılı bir şekilde kan bağışı yapan kişiye bildirilir. Bundan sonra kişiden yatarak bir ünite kan alınır. Kan bağışı yaklaşık 15 dakika sürer. Daha sonra kişi 15 dakika gözlem altında tutularak işlem tamamlanır.