''ENGEL BEDENDE DEĞİL DÜŞÜNCEDEDİR''

Engelli olmak, bireyin gerek kişisel gerekse de sosyal hayatında kendi başına yapması gereken eylemleri yapamamasıdır diyen Kılıç; ''Engellilik durumu, bedensel veya ruhsal yeteneklerin doğuştan ya da sonradan hastalık ya da kaza nedeniyle etkilenmesi sonucu oluşur. Engelli bir birey olmak hiç kimsenin isteyeceği bir durum olmamakla birlikte hiçbir anne baba da engelli çocuk dünyaya getirmek istemeyecektir. Yani engel; bizlerin elinde olmadan, bizim tercihimiz olmadan içinde bulunduğumuz bir durumdur'' dedi. Sözlerini sürdüren Kılıç, şu ifadelere yer verdi; ''Engelli bireylerde zihinsel ya da fiziksel işlevselliklerdeki bozukluk hareket yeteneğini ve davranışlarını etkiler. Bu durum da toplumun bazı kesimleri tarafından dışlanmalarına neden olabilir. Çünkü bir birey; alışılmamış özellikleri olan engelli bireye karşı bilinçli ya da bilinçsiz olarak tepki vererek bu durumda adapte olmakta zorlanabilir. Toplumun engelli bireylere karşı olumsuz davranış ve düşünceleri engelli bireyi oldukça zorlar ve utanma, içe kapanma, mutsuzluk ve özgüven kaybı ile beraber belki de sosyal hayattan tamamen uzaklaşmasına neden olabilir. Önyargı ve ayrımcılık, engellilerin hayatını olumsuz etkileyen iki önemli unsurdur. Oysa yapılan bu ayrımcılık tamamen bilgisizlikten kaynaklanıyor'' dedi.  Engelli çocuğu olan ebeveyn ne yapmalı? Kılıç; ''Engelli bir çocuğa sahip olmak ebeveyn için oldukça zor bir durumsa da uzun vadede karşılaşılması muhtemel sorunların üstesinden daha kolay gelebilmek için durumun olduğu gibi kabullenilmesinde fayda vardır. Ebeveynin aşırı koruyucu olmaması, çocuğu sıkmaması, fiziksel ve sosyal ortamlardan uzaklaştırmaması gerekir. Beklentiler, çocuğun engeli ve özelliklerine göre oluşturulmalıdır. Engelli çocuğu olmak bir ebeveyn için belirli zorlukları barındırsa da engelli kardeşi olması da diğer kardeş açısından bazı zorluklar barındırır. Engelli bir çocuk ve kardeşleri arasında şefkat, sevgi ve paylaşım olabileceği gibi öfke ve utanç gibi duygular da yoğun olarak yaşanabilir. Böyle bir durumda ebeveynin doğru rol model olmaları önemlidir. Çünkü ebeveynin tutum ve davranışları kardeşler arasındaki iletişimi de belirler'' dedi.  Engelli bireylere toplumun diğer bireyleri nasıl davranmalı? Kılıç; ''Engelli olmayanlar engeli olan bireylere acıma hissi ile yaklaşabilir ya da engeli görmezden gelebilir. Acıma hissi ya da dışlamak, azarlamak, küçümsemek veya dalga geçmek engelli bireyin ruhsal açıdan sorunlar yaşamasına neden olabilir. Engelli bireylerin engeli göz ardı edilerek onunla iletişim kurmak yerine onun engelini kabul edip yardım edebilir bir tutumla yaklaşmak gerekir. Engelli bireylere karşı bu tutumlar engelli bireyin yaşamını zorlaştırır. Engelli bireyin hayatındaki sorunlar en aza indirilmeye çalışılmalı, sevgi ve saygı gösterilmeli ve hoşgörülü olunmalıdır. Aşırı ilgi de az ilgi de engeli olan bireyleri negatif yönde etkileyebilir. Engelleri aşmak unutulmamalıdır ki önce zihinde başlar'' dedi.  Haber: Emrah Gemicioğlu