Poyraz, “Öncelikle halkımıza yaşadığı felaketten dolayı geçmiş olsun, diyoruz. Sevincimiz can kaybının olmamasıdır. Sel, toprak kayması olabilen durumlardır ama etkisinin böylen olması kabul edilemez. Zararın bu boyutta olmasında yerel yöneticilerin ve hükümetin payı göz ardı edilmemelidir. Ekolojik dengenin bozulduğu, küresel ısınmanın arttığı günümüzde yöneticilerin sorumlu davranmamasının etkilerini görüyoruz.” dedi.
Yağış sonrası yaşananların doğal olmadığını vurgulayan Poyraz, “ Yağış bol olduğunda dereler, ırmaklar taşar. Bu doğaldır ama yapılaşma, her taraftaki betonlaşmalar, dere ve ırmak yataklarındaki yıkımlar, HES’ler, derelerin daraltılması, dere yataklarının yapılaşmaya açılması, ormanların kesilmesi yanında yol, köprü projelerinin ranta dönüşmesi yaşananlara neden oldu. Yetkililer sekiz köprünün yıkıldığını açıkladı. Hele karayolunda yeni yapılan köprünün yıkılmasının sorumluluğu sele mi yüklenecek? Buraları kimler yaptı, karayolu çöküyor. Bunların anlaşılır, kabul edilebilir gerekçesi olamaz. İhaleler incelenmeli, sorumlular ortaya çıkarılmalı. Yaşanan felaketler, ‘geçmiş olsun, yaraları saracağız’ diyerek geçiştirilemez. “ dedi.
Poyraz açıklamasını sürdürerek, “Ünye, Fatsa, Çaybaşı, İkizce, Perşembe başta olmak üzere tüm mağduriyet yaşananların zararları bir an önce giderilmeli. Biliyoruz ki, önceki felaketlerin zararları da karşılanmadı. HES’ler yapılırken, dere kenarlarındaki taş ocaklarına izin verilirken, ormanlar kesilirken, dere yataklarına taş ve toprak doldururken bir sağanak yağışta felaketlerin yaşanacağı hep söylendi ama dinleyen bir yetkili çıkmadı. Bu felaketten ders çıkarılmazsa yeni felaketler kapımızda demektir. Yaşananlar doğal afet değil, yanlış uygulamalardan kaynaklı bir felakettir.” yöneticileri eleştirdi.