Son günlerde yaşanan deniz kirliliği haberleri gündemdeki yerini korurken, kirlilik seviyesi ize giderek daha da korkutucu bir hal alıyor. Altınordu sahilinde oluşan kirli yosun ve deniz suyu görüntülerine ORÇEV’den tepki geldi. Konuyla ilgili önemli açıklamalar yapan Özbucak, şu ifadelere yer verdi; “Marmara Denizi’ndeki kirlenme son aşamasına geldi. Artık son nefesini veriyor. Marmara Denizi’nin üstü de altı da müsilajla kaplandı. Oksijen sıfırlandı. Sorun tartışılırken temizlik öne çıkarılıyor. Müsilajlar toplansa ne olacak ki, kirliliğin asıl nedenleri yok edilmedikten sonra bir anlamı olmaz. Sorunun asıl çözümü, kirliliğe neden olan etkenlerin ortadan kaldırılmasıdır. Yani hem var olan kirlilik temizlenecek ancak en önemlisi kirliliğin nedenleri ortadan kaldırılacak. Kirliliğin Karadeniz’e de yayıldığı görüntüleri paylaşılmaya başlandı. Karadeniz’in kirliliğine neden olan etkenlerin iyi belirlenmesi gerekiyor. Tüm kirlilik denize gönderiliyor. Karadeniz de Marmara Denizi gibi göl özelliğinde. Özellikle Orta Avrupa’nın sanayi dahil her türlü kirleri Karadeniz’e akıyor. Karadeniz’de en uzun kıyısı olan Türkiye’de de kirliliğe neden olunuyor. Ne varsa denize boşaltılıyor. Denizde kirlilik kaybolur sanılıyor. Oysa ekolojik denge bakımından en küçük bir ihmal, zarar verme zincirin halkaları gibi birbirini tetikleyerek büyümeye devam eder. Arıtma tesisleriyle olacak iş değil, temizlik. Biyolojik arıtma da olmalı.
Denizdeki kıyı kirliliğine neden olan bir neden de deniz dolgularıdır. Ekolojik etkileri düşünülmeden, rant ve arazi kazanmak için yapılan dolgular deniz akıntısını etkilemekte ve dolgu yapılan bazı yerlerde kirlenmeler dikkat çekmektedir” dedi.
“Kirlilik konusunda kısır döngü yaşanıyor”
Özbucak; “Yapılan havaalanı nedeniyle Gülyalı Balıkçı Barınağı sürekli kumla dolmakta, sığlaşmaktadır. Akıntıyla hareket eden kumlar havalanına çarparak balıkçı barınağına dönmektedir. Barınağa girmek isteyen kayıklar batma tehlikesi yaşamaktalar. Hatta batanlar da oldu. Yine şehir merkezinde otopark olarak kullanılan OBB karşısındaki dolgu alanı akıntıyı etkilediği için denizde ne kadar çöp, yosun varsa buraya biriktirmektedir. Sonra da Gülyalı’da barınakta kum çıkarılmakta, kıyılar temizlenmekte. Sonuçta kum yeniden dolmakta, kıyılar yeniden kirlenmektedir. Denizler ölünce mi önlem alınacak? Şu an tehlike kendini gösterdi. Denizi kirleten nedenler iyi belirlenmeli ve önlemler şimdiden alınmalı. Karadeniz’in Marmara Denizi gibi son nefesini verme aşamasına gelmesi mi beklenecek?” dedi.
“Mavi bayraklı plaj sayısı giderek azalıyor”
Yaz geldiğinde her tarafta mavi bayrak yarışı başlıyor diyen Özbucak; “Kıyıları, kumsalları temiz yer gösterme yarışı öne çıkıyor. Ordu’da mavi bayraklı yer sayısı oldukça az. Yetkililer neredeyse kumsal olan yerleri mavi bayraklı ilan etmek istiyor ancak umduklarını bulamıyorlar. Ordu’da deniz doldurma sevdasından dolayı neredeyse kumsal kalmayacak. Önce kumsallar korunmalı, temizliği sağlanmalıdır. Denizin temizliğini sağlama projesi yapılırsa “mavi bayraklı” kıyılar, kumsallar çoğalır” dedi.