Çağımızın teknolojisine ayak uyduran değirmenler ise eskiden olduğu gibi günümüzde de yoğun ilgi görüyor. Ordu ve ilçelerinde mısır ve buğday öğütmek isteyen vatandaşlar soluğu elektrikle çalışan değirmenlerde alıyor. Altınordu ilçesinde değirmencilik yapan Hakan Balan, ''Nostaljik değer kazanan su değirmenleri içinde bulunduğumuz çağa ayak uydurdu ve artık elektrikle hizmet vermeye devam ediyor'' dedi. Değirmenlerin günümüzde de rağbet gördüğünü belirten Balan, sözlerine şöyle devam etti; ''Su değirmeni ve elektrikli değirmen aslında aynı mantıkla çalışıyor. Değirmen taşını su değil, elektrik enerjisi dönderiyor, tek fark bu. Değirmene gelenler genellikle; mısır, buğday ve tarhana öğütüyor. Hayvan besleyenler için bazen yem de çekiyoruz. Gerçekten şu an değirmende sıra oluşuyor, yoğun bir talep var. İnsanlar kış aylarında tüketeceği ürünleri şimdiden öğütmeye ve çekmeye başladı. İlerleyen aylarda bu yoğunluk azalsa bile değirmenlere her zaman talep oluyor'' dedi.
''Değirmen taşı 75 kuruşa dönüyor''
Elektrikli değirmenlerde un öğütme ücretinin ucuz olduğunu ifade eden Balan; ''Bir kilogram unu 75 kuruşa öğütüyoruz. Bu fiyat uzun zamandır böyle, zam yapmadık. Buraya gelen vatandaşlar zaten ortalama 5-10 kilogram mısır öğütüyor'' dedi.
''Mısır ununun yeri ayrı''
Özellikle Ordu ve Karadeniz Bölgesi'nde mısır unu olmazsa olmazdır diyen Balan, sözlerine şöyle devam etti; ''Hiçbir Ordulu mısır unundan vazgeçmez. Bunun yaşlısı, genci yok. 100 yıl önce de mısır unu bu bölgenin vazgeçilmez bir lezzetiydi, 100 yıl sonra da bu böyle olacak. Asla değişmez yani. Bunu neye dayanarak söylüyorsunuz diye soracak olursanız eğer, her gün mısır unu öğütmek için onlarca kişi buraya geliyor. Bazıları yaşlı, bazıları genç. Bazıları köylerden gelen çiftçiler, bazıları ise memur kesiminden. Yani mısır unu sevgisinin bir yaşı, sosyal sınıfı yok. Herkes severek tüketiyor'' dedi.
''Değirmenler hep var olacak''
Karadeniz'de değirmenler her zaman varlığını koruyacaktır diyen Balan, ''Değirmenler ilk çıktığında su ile çalışıyordu. Şimdi ise elektrikle çalışıyor. Önümüzdeki yıllarda belki farklı bir enerji sistemiyle çalışacaktır ama ne olursa olsun değirmen kültürü asla yok olmaz. Bu değirmen taşları bir şekilde hep dönmeye devam edecektir'' dedi.