ÇELENK'TEN RAPOR DEĞERLENDİRMESİ

Çelenk, ''Mevcut sorunlara uzun vadeli çözümler getirecek, eğitimin hem yönetimini hem de nitelik artırıcı etkisini kolaylaştıracak, hak edenin görev almasını, hakkını verenin görevde kalmasını ve yeterliliğini kaybedenlerin görevine son verilmesini öngören bir çözüm arayışı niyetiyle hazırlanan ve alternatif, somut bir model önerisi içeren raporun satır başları şöyle: Öncelikle; Eğitim kurumu yöneticiliği ikinci görev olmaktan çıkarılmalı. Devlet Memurları Kanunu’nun 88. maddesi, müdürlük, müdür başyardımcılığı ve müdür yardımcılığını, öğretmenler tarafından yürütülecek ikinci görev olarak tanımlıyor. 652 sayılı KHK’nın 37. maddesinde de, eğitim kurumu yöneticilerinin vali tarafından dört yıllığına görevlendirileceği belirtiliyor. Bu, eğitim kurumu yöneticiliğini, meslek değil meşgale olarak görmek, uzmanlaşmasını istememek, önemli ve değerli görmemek, profesyonellikle temas etmesini engellemektir. Sorunu görmek ve çözmek noktasında doğru hamle, eğitim kurumu yöneticiliğine mahsus kadro oluşturmak ve yöneticileri bu kadrolara atamaktır'' dedi. Çelenk; ''Eğitim kurumu yöneticisi, kurumu yönetmekten, öğretmenleri ve diğer eğitim çalışanlarını doğru yönlendirmek ve yetiştirmekten sorumludur. Bu nedenle, eğitim kurumu yöneticiliğinde, öğretmenlik deneyimine sahip olmak temel şart olmalıdır. Raporumuz kapsamında incelenen ülkelerin tümünde eğitim kurumu yöneticisi olmak için birinci şartın öğretmenlik deneyimi olması, başka arayışların zaman ve enerji kaybı dışında sonuç doğurmayacağını teyit ediyor'' dedi. Çelenk; ''Bakanlık, eğitim yöneticilerinin yetiştirilmesinde koordinatör değil, icracı konumda olmalı; üniversiteleri ya da diğer kuruluşları adres göstermek yerine eğitime dair kapasitesini yönetici yetiştirmede devreye sokmalıdır. Müdür yardımcılığı, eğitim kurumu yöneticiliği için ilk basamak olmalıdır. Müdür yardımcısı olmak için yazılı ve sözlü sınav şartı uygulaması devam etmelidir. Liyakat esasına göre seçilen eğitim kurumu yöneticileri, okulun ve öğrencinin başarısını yükseltmektedir. En başarılı ve yüksek nitelikli öğretmenleri yönetici olarak sisteme katmak için sınav olmazsa olmaz bir şarttır. Yazılı ve mülakat komisyonlarının yapacakları tüm değerlendirmelerde; liyakat, adalet, hakkaniyet, objektiflik, şeffaflık ve etik ilkeler esas alınmalıdır. Müdür yardımcılığı dönemi aynı zamanda yoğun mesleki gelişim programının uygulandığı bir süreç olarak değerlendirilmelidir'' dedi.