Arıcılığın önceden bir gelir kapısı olduğunu ancak zamanla glikozlu ballarında ortaya çıkmasıyla eski değerini yitirdiğini belirten Salih Şanlı, devletin arıcılarında yanında durmadığını söyledi. 
    Ordu’da ve Türkiye’nin pek çok bölgesinde 20 yıldır arıcılık yapan Salih Şanlı, “Önceden gelir kapısı olan arıcılık, fındıktan bile değerli bir meslekti. Balın fiyatı yüksekti, arıcının durumu iyiydi. Elimizde bal kalmıyordu. Fakat 12-13 yıldan beri ülkemize giren glikoz oranının çok yüksek olmasından dolayı bunu ranta çeviren fırsatçılar, arıcının ürettiği doğal balı glikoz fiyatına indirdiler. Şuanda arıcının elinden tutan yok. Arıcının yanında ne devlet ne de devletin ilgili birimleri var. Tarım Bakanlığı da dâhil hiç kimse bu konuya el atmadı. Bölgemiz milletvekillerine halimizi anlattığımızda bunlar sadece sözde kalıyor. Kısacası sorunlarımızın çözülmesi noktasında bir sonuç alınamadı” dedi.

“HAKİKİ BALIN GERÇEK ADRESİ ÜRETİCİLERDİR”
    Hakiki balın yalnızca üreticilerde olduğunu kaydeden Salih Şanlı, “ Zaten üreticiden alınmayan bal da bal değildir. Bugün büyük marketlerde satılan ballar, merdiven altı dediğimiz yapma ballardır. Bu yapma ballar; tatlandırıcı, glikoz vs bunlara benzer maddelerden elde edilir. Bunlar kanserojen maddesi taşıyan tatlandırıcılardır. Ne yazık ki vatandaşımız marketten 70 liraya aldığı balın hakikisini ve doğalını üreticiden 20-30 liraya almıyor. Halkımız maalesef bu konuda çok duyarsız ve bilinçsiz. Marketlerdeki süslü raflardan aldıkları balın içine bakmadan, hangi katkı maddesinin olduğunu bilmeden yüksek fiyatlara alıyorlar. Yani marketlerden aldıkları 5 kg balı aynı fiyata arıcıdan 15 kg olarak alabilirler. Dahası hem ucuza daha fazla bal alırken hem de balın doğal olanını tüketmiş olurlar” diye konuştu.
“GÜVENLİK 
KONUSUNDA
 SIKINTIMIZ YOK”
    20 yıldır arıcılık mesleğiyle uğraşmasına rağmen hiçbir güvenlik sorunuyla karşılaşmadığını dile getiren Şanlı, şunları söyledi, “Ben 20 yıldır bu mesleğin içindeyim. Güvenlik konusunda hiçbir sıkıntı yaşamadım. Doğu’nun insanı misafirperverdir. Asıl sıkıntı güvenliğimizde değil idarecilerimizdedir. Maalesef insanları ayrıştırarak rant sağlama peşine gidiyorlar. Fakat Doğu ve Güneydoğu bölgelerimiz gerçektende anıldığı gibi değil. Oranın insanları temiz, iyi niyetli misafirperver insanlar. O nedenle güvenlik konusunda bir sorunumuz yok.”
“YANIMIZDA
 DURMUYORLAR”
    Ordulu milletvekili ve devlet yöneticilerinin arıcılıkla uğraşanların yanında durmadığını ve verilen vaatlerin bir süre sonra unutulduğunu belirten Şanlı, sözlerini şöyle tamamladı, “Arıcılar Birliği benim nazarımda yok hükmündedir. Oraya gelen yöneticiler vaat vermekten öteye gitmiyor. Eğer o kuruma yönetici oluyorsan icraat yapman lazım. Ordu’da 5 bin dolayında üyesi bulunan bir kurum olmasına rağmen kendi çevreleri haricinde hiçbir arıcının sorununu giderecek kimseyi göremiyoruz. Kimse arıcının şu derdi varmış diye bakmıyor olaya. Diğer taraftan iktidar milletvekillerimizin bir tanesi de çıkıp da ne bal konusunda ne de Ordu’nun diğer ürünleri konusunda yumruğunu masaya vuramıyor. Bu insanlar evini nasıl geçindirir, bankadaki kredisini nasıl öder buna kimse bakmıyor. Bugün Türkiye’nin ikinci adamı dediğimiz Numan Kurtulmuş bile gereğini tam olarak yapamıyor. Ne arıcının sorununu konuşan var ne de bunu mecliste dile getiren var. Eğer Ordulunun sorununa çare olamayacaksan sokağa çıkıp da bu insanlara vaatlerde bulunmayacaksınız. Ben bu ifadeyi tüm vekiller için söylüyorum. O nedenle bugün bal konusunda devletimizin bize hiçbir desteği yok.” Haber: Vedat Meral