Adıgüzel şunları ifade etti: Senenin ilk günlerinde sizler evlerinizde de olsa rahatça sağlıklı bir şekilde oturun diye sağlık çalışanları görevlerine, risk altında çalışmaya devam ediyorlar. Aşı konusunda ise belirsizlik sürüyor. Sayın Erdoğan dün tekrar kafaları karıştırdı. Çin aşısı söz konusu iken 50 milyon doz geleceği, 3 milyon doz geldiği söyleniyor iken tekrar Pfizer Biontec aşısından bahsetti. TÜBİTAK'ın görüşme yapacağını söyledi. Aslında tartışmalı bir alandan tartışmalı bir kuruma aşıyı havale etmiş oldu. Bu TÜBİTAK'a bir bakalım isterim. Bu TÜBİTAK AKP ile beraber tartışmalı bir kurum haline gelmiş, AKP'nin arpalığına dönüştürülmüştür. Artık TÜBİTAK eskisi gibi bilimi referans almıyor. Hayvanat bahçesi müdürü TÜBİTAK'ta Daire Başkanı. Yine elektronik imza Daire Başkanı sahte diplomadan tutuklanmış durumda. Bu TÜBİTAK dini ağırlıklı konularda göstermelik çalışmalara büyük kaynaklar ayırırken, gencecik çocuklarımızın, lise üniversite öğrencilerimizin proje başvurularını ise reddediyor. Reddettiği projeler Amerika'da Avrupa'da birinci oluyor Aslında TÜBİTAK'a artık TÜBİTAK değil bu haliyle AK-TÜBİT demek lazım. Sultan'ın sofrasına oturan alimin bilimine güven olmaz. Sağlık Bakanlığının aşı için enjektör ihalesine çıktığını öğrendik. Bu ihale tarihi olarak 12 Ocak gösterilmiş. Bu tarih bile normal vatandaşının Türkiye'de aşılanması için daha çok bekleyeceğini gösteriyor. Görünen o ki şubat ayının sonuna kadar tekrar Çin'den başka bir aşı partisi gelmesi söz konusu görünmüyor. Yani şubat sonunda eğer ikinci parti gelirse bunun incelenmesi ve uygulama sahasına geçmesi Mart ortalarını belki de Nisan başını bulacak. Tüm dünyada aşılama neredeyse tamamlanmışken biz Türkiye'de hala aşı bekliyor aşı tartışıyor olacağız. Maalesef hükümet aşı işini de yüzüne gözüne bulaştırmış durumda. Peki Tüm dünya ülkeleri aylar öncesinden kendi nüfusunun 2 katı 3 katı aşı sipariş ederken, bağlantılar kurarken Türkiye neden bu halde? Çünkü Türkiye için parasal boyutu öncelikleyerek Çin kaynaklı tartışmalı aşının peşine düştüler. Bu aşının Faz-3 çalışmasına Türk insanını denek olarak sunarak bir kısmını hibe almanın bir kısmına fiyat kolaylığını peşine düştüler. Yani para konusunu öne alarak Türk insanının sağlığı tehlikeye atılmıştır Yani aşıya para bulamayan hükümet her şeye para buluyor. Bakın bu hükümet tam 490 milyar doları tefeciye verdi Önümüzdeki 3 yıl faiz lobisi diye diye bu ülkenin 600 milyar lirasını faize ödeyecek. Her şey para bulan hükümet dün yaptığı zamlarla Osmangazi Köprüsü'nden geçişi 150 ile 468 TL arasına çıkardı. Fakat aynı gün, dün İstanbul'da Sn. Kılıçdaroğlu Sn.Akşener ve Sn. İmamoğlu tarafından açılan Eminönü-Alibeyköy hattı ise sadece 1,5-3 TL . Güle güle kullanın. Anlayış farkını görün diye söylüyorum . Her yere para bulan hükümet milletin sağlığına aşıya para bulamıyor, yersen..