Arıcılığı bekleyen tehlike

Toplam bal üretiminin 610 bin kovan varlığı ile gerçekleştiği Türkiye’de 2 bin 500 arıcı ile birinci sırada olan Ordulu arıcılar, arıların özellikle bahar aylarında beslenmeleri için en önemli gereksinim olan şekere yapılan zammın sadece arıcılığı değil dolaylı olarak tüm gıda sektörüne ağır darbe vuracağından endişe ediyorlar. Konuya ilişkin tartışmalara katılan isimlerden biri de yıllarını arıcılığa veren ve şimdilerde Deva Partisi Ordu il yönetiminde yer alan Selami Çaylak.  Konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede “hükümetin yanlış ekonomi politikaları sonucu şeker fiyatlarındaki artış, arıcılığı bekleyen en büyük tehlike olarak karşımıza çıkmaktadır” diye sözlerine başlayan Çaylak, “arıların bahar beslenmeleri için en önemli ihtiyaç kalemi olan şekerin marketlerde perakende kilogram satış fiyatı 10 lirayı geçti. Bir çuval şeker ise 500 liranın üstünde bir fiyatla satılıyor. Maliyetlerin bu kadar yükselmesinde hükümetin yanlış ekonomi politikalarının payı çok fazladır. Sadece şeker fiyatlarına bağlı bir maliyetten bahsetmiyorum. Kovan, balmumu, çerçeve ve tabi akaryakıt kalemleri de zorlayan diğer unsurlar. Bu maliyetlerle arıları beslememiz mümkün değil. O nedenle tek korkumuz kış aylarını atlatamayacak olmamızdır” diye konuştu.  Çaylak’ın dikkat çektiği bir başka önemli konu da tüm insanlığı bekleyen gıda arzı tehlikesi oldu. Çaylak, bu koşullarda gıda zincirinde oluşacak olası tehlikelere şu sözlerle dikkat çekti: “Arıların tozlaşma etkisiyle tarımın önemli bir parçası olduğunu söylemeye gerek yok. Ancak pek çoğumuz bu durumun farkında değiliz. Elmadan muza, avokadodan mısıra pek çok ürün grubu için arılar tozlaşma ajanıdır. Bu denli önemli bir etkileşimin ana unsuru olan arıları ve arıcılığı yok edersek gıda arzının da sonunu getiririz. Zira gıda arzının yüzde 63’u doğrudan arılara bağlıdır.”