ASGARİ ÜCRET AÇLIK SINIRININ ÜZERİNDE OLMALI !

Başkan Temiz; ''2019 yılı asgari ücret, emekli maaşları, işçi ve memur maaşları belirlenirken TÜİK tarafından açıklanan rakamlar esas alınmalıdır. Açlık sınırının altında bir asgari ücretin kabulü mümkün değildir'' dedi.

Türkiye İstatistik Kurumu’ndan alınan Kasım 2018 fiyatlarına göre yapılan araştırmada çalışan tek kişinin yoksulluk sınırı 3 bin 133,29 lira olarak hesaplandı. Dört kişilik bir ailenin asgari geçim haddi ise 6 bin 521,82 lira olarak belirlendi. TÜİK tarafından açıklanan açlık ve yoksulluk sınırına ilişkin rakamlar, ülkede yaşanan ekonomik krizin boyutlarını, emeği ile geçinen insanların nasıl hayat mücadelesi verdiklerini göstermektedir diyen Saadet Partisi (SP) Ordu İl Başkanı Av. Erkan Temiz; ''AK Parti'nin Cumhurbaşkanı, sarayında, avaneleriyle  birlikte ejder meyveli smoothie içerken, emekçi kesim her geçen gün sürünmeye mahkum edilmektedir. Devletin resmi kurumu olan TÜİK tarafından açıklanan rakamlar bu gerçeği bir defa daha ortaya koymuştur. Hazine ve Maliye bakanı, sarayın penceresinden bakıp gördüğü tozpembe tabloları ekonomik durum olarak arz ededursun, asgari ücretle çalışan kesim tam anlamıyla köle olarak çalıştırılmaktadır. Aynı şekilde emeklinin durumu da içler acısıdır. TÜİK tarafından yayınlanan açlık ve yoksulluk rakamları, 2019 yılı asgari ücret, emekli maaşları, işçi ve memur maaşlarının belirlenmesinde mutlaka esas alınmalıdır. Açlık sınırının altında bir asgari ücretin kabulü mümkün değildir. Aynı şekilde emeklilerimizin de hayatlarının son deminde onuruyla hayatının sürdüreceği miktarda bir maaş miktarı belirlenmelidir. Devlet memurlarının ise yoksulluk sınırının altında ücrete mahkum edilmesi, emeğinin ve alın terinin sömürülmesi demektir. En düşük memur maaşının, mutlaka yoksulluk sınırının üzerinde bir miktarda olması gerekir. Bu dediğimiz gerçekleşirse, AK Parti'nin Cumhurbaşkanınca ve damadı tarafından açıklanan enflasyon, büyüme, gelişme, kalkınma nutukları karşılığını bulacaktır. Aksi halde bu açıklamaların tamamı yalan demektir. Eğer bu ülke büyüdü ise halkın alım gücünün yükselmiş olması gerekir. Hayat standardı artmış demektir. Eğer geniş halk kesimleri yoksulluk ve açlık sınırının altında bir ücrete mahkum edilmişse, bu durumda zenginleşen, holdingler, yandaş sermaye patronları, devlete ve millete para satarak semiren yasal tefeci bankalar, ve yandaş müteahhitlerdir. AK Parti'nin Cumhurbaşkanına sesleniyoruz; Eğer ülkenin kalkınmasına, gelişmesine, ekonominin büyümesine, Türkiye'nin lider olmasına dair attığınız nutuklarda samimi iseniz, devletin resmi kurumu olan TÜİK tarafından açıklanan rakamları dikkate alarak asgari ücreti ve tüm maaşları belirleyin. Aksi halde yalancı konuma düşmüş olursunuz'' diyerek tepki gösterdi.    Haber: Emrah Karakuş